 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1982/839
K: 1983/832
T: 21.09.1983
DAVA : Taraflar arasındaki "itirazın kaldırılması" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 4. İcra Tetkik Hakimliğince davanın reddine dair verilen 10/4/1981 gün ve 1980/205 - 1981/14 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 23/11/1981 gün ve 7561-8806 sayılı ilamı: (..Kambiyo senetlerine mahsus özel yolla yapılan takip üzerine borçlu, senetteki imzayı inkar etmiş, alacaklının itirazın kaldırılmasını istemesi üzerine merciice oturarak ve ayakta imzaları alınmış, ayırca vekaletnamedeki imza sirkülerindeki itiraz dilekçesindeki imzaları medarı tatbik alınarak Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminalistik (Grafoloji ve Sahtecilik) uzmanı ve öğretmeni tarafından verilen gerekçeli raporda imzanın borçluya aidiyeti tesbit edilmiştir. Borçlunun itirazı üzerine merciice bu kerre de Güzel Sanatlar Akademesi Öğretim Üyelerinden kurulu üç kişilik Profesörler heyetinden rapor alınmış, bu raporda da imzanın münkire ait olmadığı bildirilmiştir. Her iki rapor arasındaki mübayenet açık olup, merciice tercih sebebi gösterilmemiştir. Raporlardan birisinin tek kişilik, diğerinin üç kişilik oluşu tercih sebebi olamaz. Mübayenet bilirkişi adedinde değil, verdikleri raporun içeriğindedir. Merciice yeniden üç kişilik bu işlerden anlar bir bilirkişi heyetine tatbikat yaptırılıp, iki rapor arasındaki mübayenet giderilmek ve sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken noksan inceleme ile karar verilmesi isabetsizdir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kuruluca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi Usul ve Yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen sebeplerden dolayı 21.9.1983 gününde (BOZULMASINA), oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
A- İlk rapor tek bilirkişiye aittir,son raporu ise bilirkişi kurulu düzenlemiştir.Sonuçları zıt olsa bile,mübayenetten bahsedilmez.Üç bilirkişiye ait gerekçeli rapor tek kişinin verdiği rapora tercih edilmesi,dava ekonomisi ve anlaşmazlığın daha kısa zamanda çözümlenmesi kuralına da uygun düşer.
B- Kaldı ki,olayda bir dava mevcut değildir."İtirazın kaldırılması" isteğini inceleyen merci kendisine düşen görevi yapmıştır.Alacaklı,alacak davası açarak mahkeme nezdinde yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasınsısağlayabilir.
C- Esasen olayda,ilk rapordan sonra durumu inceleyen bilirkişi kurulu mevcut mukayese imzalarını havi belgelerin görüş bildirmeye yeterli olmadığını ifade etmiştir.Güzel Sanatlar Akademisinde üç profesör olan bilirkişiler ilk raporda yer alan görüşün neden doğru olamayacağını belirtmek suretiyle,gerekçeli biçimde sonuca ulaşmışlardır.Merciin bu rapora itibar etmesinde Usul ve Kanmuna uygun düşmeyen bir hal yoktur.
Sonuç: Yukarıda açıkladığımız gerekçeye göre (BOZMA) şeklinde oluşan çoğunluk görüşüne katılmıyoruz, (ONAMA) düşüncesindeyiz.