Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1982/79
K: 1984/419
T: 13.04.1984
DAVA : Taraflar arasındaki "kadastro komisyonu kararının iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda (Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi) nce davanın kabulüne dair verilen 26.12.1980 gün ve 1978/881-1980/1101 sayılı kararın incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 7.4.1981 gün ve 1412-2581 sayılı ilamıyla; (..Yapılan inceleme ve soruşturma hükme yeterli görülmemiştir. O halde yapılacak iş, 30,32 sayılı parsellerin hangi tarihten beri gelirinin Dedemoğlu Mahallesi fakirlerine dağıtılmakta olduğu, uygulanacak yasa hükümleri bakımından da niteliği saptanmalı, bu hususta gerekirse komşu taşınmazların dayanakları kayıtlardan da yararlanılmalı ve araştırmada savunma da gözönünde tutularak bir sonuca varılmalıdır.
Taşınmazların kulanma biçimine değinen şahadetle yetinilerek yazılı olduğu üzere davanın kabulü isabetsizdir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Temyiz eden Davalı vekili,
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve Usulün 2494 sayılı Yasa ile değişik 438/son maddesi gereğine duruşma isteğinin reddine karar verilip, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Medeni Kanunun yürürlüğünden önce, zengin hayır sahipleri tarafından Allah rızası için bir ayından (eşyadan) veya gelirinden yararlanma hakkının topluma, toplumda ihtiyacı olanlara tahsisi için vakıf kurmada, hem vakfeden kişi bakımından hem vakfedilen şey bakımından belirli koşulların varlığı zorunlu olduğu gibi, her vakıf için bir vakfiyenin bulunması gerekirdi. Bununla beraber, örneğin Vakfiye olmadan da bir taşınmaz vakıf mal sayılabiliyordu. İşte, vakfiyesi olmadığı, ya da sicilde kaydı bulunmadığı için kuruluş tarihi bilinmeyen ve fakat geleneksel olarak varlığı bilinen bu tür vakıflar, Medeni Kanunun yürürlüğünden sonra da devam etmiştir. Medeni kanunumuzla, 1. Kitabın 2. Babanının 3. Faslında "Tesis" başlığı altında yeni bir düzenleme getirilmiş, 13.7.1967 gün ve 903 sayılı kanunla da bu fasıl değiştirilmiş ve vakıf kurma işlemi yeni hükümlere bağlanmıştır. Gerek değişiklikten önce gerekse değişik hükümler incelendiğinde görülmektedir. ki, Medeni Kanunun yürürlüğünden sonra yasal koşullar dışında bir vakıf kurma olanağı kalmamıştır. Dolayısıyla artık "Şu taşınmazımı, şu amaçla vakfettim" demek o taşınmazın vakıf mal sayılmasına yeterli olmayacaktır. O halde, bir taşınmazın vakıf mal sayılabilme koşulları bakımından, Medeni Kanunun yürürlüğünden önce, mi, sonra mı vakfedildiğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur.
Öte yandan; vakfın karakteri, türü üzerinde de durmak gerekir. Ancak bunun saptanmasından sonra vakıf malın akıbeti, aidiyeti yönü belirlenebilir. Zira, Medeni kanundan önce kurulmuş vakıfların nitelikleri, amaçları gözönünde tutularak Yasa koyucu tarafından bazan vakfedilen malın geliri, bazan kendisi (aynı) değişik kamu tüzel kişiliklerine bırakılmıştır. Örneğin, "Gallesi bir karya veya mmahalle ahalesinin avarız ve ihtiyacatına sarf olunmak üzere tesis edilen vakıftır" biçiminde tanımlanan Avarız Vakfı, 1580 sayılı belediye Kanununun 110. maddesinin 6. bendinin yorumu ile ilgili TBMM.nin 25.6.1982 gün ve 177 sayılı kararında, (Vakf-ı sahih mahiyetinde olmayıp avarız namiyle veya muvazaaten mülk suretiyle hakiki ve hükmi şahıslar uhdesinde tapuca tescil edilmiş veya edilmemiş gayrimenkuller ile nukut olan bizzat avarızlar ve hasılatı belediyelere intikal eder) denmiştir. Bir köylerinde defin masraflarına kimsesiz kızların evlenmelerinde çeyiz masraflarına, kaldırım veya su yollarının temirine sarfolunmak üzere kurulan vakıflar avarız vakfına örnek olarak gösterilmekte (Karinabadizade Ömer Hilmi, İsmet Sungurbey, Eski Vakıfların Temel Kitabı, Sayfa: 9; Suat Bertan- Ayni Haklar-Cilt: I, Sayfa: 83) ve Hukuk Genel Kurulu'nun 5.2.1975 gün ve 7/1424 E., 1975 gün ve 7/1424 E. 1975/127 sayılı kararında da, (..Yazılı vakfiye olmasa da geleneksel olarak bu tür vakıfların varlığını kabul etmek kökleşmiş içtihatlar gereğidir..) dendikten sonra, yukarıda anılan yorum kararına işaretle avarız vakıflarının belediyelere geçtiği vurgulanmaktadır.
Şu açıklamalar karşısında, bir taşınmaz için bilirkişi ve tanıklarca "vakıf malıdır" denmiş olması ve hatta komşu taşınmazlara uygulanan kayıtlarda dava konusu taşınmazlar yönünün "vakıf" olarak yazılı bulunması, taşınmazın vakıf mal olarak kabulüne yeterli sayılamayacağı gibi, gerçekten ve hukuken vakıf mal olması halinde de hangi tüzelkilişiğe aidiyetini ve bu arada davacı Vakıflar İdaresinin dava hakkı bulunup bulunmadığı yönünü saptamaya elverişli görülemez. Davakonusu taşınmazlar bakımından Özel Daire bozma kararına bu nedenlerle uymak ve o doğrultuda inceleme ve soruşturma yapmak gerekirken, yazılı gerekçe ile önceki kararda direnilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen sebeplerden dolayı HUMK. nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, 13.4.1984 gününde oybirliği ile karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini