 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1982/338
K: 1984/723
T: 20.06.1984
DAVA : Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İSTANBUL Asliye 2. Ticaret Mahkemesince davanın reddine dair verilen 3.6.1981 gün ve 201-329 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 12.10.1981 gün ve 4357-4161 sayılı ilamı:
(...Davalı taşıyıcı, taşıdığı eşyaların bir bölümünü çaldırtmıştır. Mahkeme açılan işbu tazminat davasını TTK.nun 767/1. maddesinin, bir yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçesiyle reddetmiştir. Ancak, davacı TTK.nun 767/5. maddesinde sözü edildiği üzere davalının olayda ağır kusuru bulunduğundan bahisle bir yıllık değil, genel zamanaşımının uygulanması gerektiğini ve bu durumda da zamanaşımının geçmediğini ileri sürmektedir. Gerçekten TTK.nun 767/5. maddesi hükmüne göre; eşya, (taşıyıcının bile bile veya ağır kusurundan dolayı zayi olmuş, noksanlaşmış ise taşıyıcının sorumluluğu bu maddedeki bir yıllık zamanaşımına tabi olmaz.
Bu hüküm karşısında olayda, davalı taşıyıcının (ağır kusuru) bulunup bulunmadığının araştırılması gerekir. Ancak, daha önce olaydaki eşyanın zayi olma şekli üzerinde durmak gerekir. Mahkemenin kabulüne göre eşya, davalı taşıyıcının bir benzin istasyonunda akaryakıt alırken meçhul kişilerce branda bezi kesilerek çalınmıştır. Davalı, davada haklı çıkmakla beraber, olanak olmasına rağmen (HUMK.nun 427/1) bu gerekçeyi temyiz etmemiş ve bu suretle eşyanın bir benzin istasyonunda çalınmış olduğu hususu her iki taraf yönünden kesinleşmiştir.
Ağır kusur, kast veya ihmal, ihmalinin sonucu oluşur. Olayda (kast) ileri sürülmediğine göre (ağır ihmal) üzerinde durmak gerekir. Ağır ihmal, her makul insanın aynı vaziyette ve şartlar altında aşikar sayacağı en iptidai ihtimam ve dikkatin gösterilmemiş olması olarak tarif edilmektedir. (Prof. H. Tandoğan, Türk Mesuliyet Hukuku, 1961. sh. 54,55). O halde, davalının benzin istasyonunda akaryakıt alırken ve bu kısa süre içinde kamyonunun başında durmayarak eşyaların çalınmasına imkan verişi, en basit bir dikkat ve ihtimamdan uzak bir davranış içinde bulunduğunu göstermesi bakımından, davalıyı da ağır kusurlu kabul etmek ve TTK.nun 767/5. maddesi hükmü gereğince bir yıllık zamanaşımını uygulamamak gerekir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle davalı tarafından verilmiş, olup 1975/824 E. sayılı dosya içerisinde bulunan 21.6.1976 günlü cevap dilekçesinde, hırsızlık olayının meydana geldiği güzergahta hemen her gün bu tür hırsızlık olaylarına rastlandığını belirtmiş olmasına ve bu durumda davalının daha tedbirli davranması gerekmesine ve bu olgunun ağır bir kusur olarak kabulü gerekmesine göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi Usul ve Yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 20.6.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.