 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1982/122
K: 1984/356
T: 04.04.1984
DAVA : Taraflar arasındak "prim itiraz komisyonu kararının iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda ; Kartal 1. İş Mahkemesince davanın reddine dair verilen 10.11.1981 gün ve 1978/658, 1981/715 sayılı kararın incelenmesi davacı S.S.K. vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 8.12.1981 gün ve 1981/5814-6421 sayılı ilamı : (... Bu tür davalarda mahkemece inceleme ve hüküm verme alanı, prim itiraz komisyonu işverenin itirazı üzerine ölçümleme işlemini sadece 1973/1 ve 1975/12 devresi için yapılan ölçümleme esas alınan 30.1.1976 tarihli tutanağın gerek işci sayısı gerekse ücret yönünden Sosyal Sigorta işlemleri, tüzüğün 25/A maddesi gereğince elverişli sayılamıycağından ötürü bozmuş, bu karara karşı mahkemeye taraflardan sadece Sosyal Sigortalar Kurumu başvurmuştur. Bu durumda; mahkemece komisyon kararı ve dava dışına çıkılarak inceleme yapılması ve ölçümleme döneminde sigortalı çalıştırılmadığı bu nedenle ölçümlemeye gidilemiyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşülüdü :
KARAR : Uyuşmazlığın yasal dayanağının oluşturan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 79. maddesi Kurumca yapılan ölçümleme işlemlerine hangi yol ve şekillerde itiraz olunabileceğini iptal davalarınn nasıl açılması gerekeceğini açıkça vurgulamıştır. Anılan yasanın 135. maddesi uyarınca çıkarılan 7/4209 Karar sayılı "Sosyal Sigortalar İşlemler Tüzüğünün 64 ve ardından gelen maddelerinde de bu konuda , yasa hükümleri doğrultusunda açık hükümler getirilmiştir. Bundan ayrı olarak Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu 72. ve ardından gelen maddelerin hükümleri uyarınca mahkemelerin inceleme ve karar verme alanı istekle bağlı olmak koşulu ile sınırlandırılmıştır.
Anılan hükümlerin birlikte incelenmesinde gerek komisyonların ve gerekse mahkemeleri inceleme ve karar verme alanlarının itiraz karar ve istemlerle sınırlı olacağı sonucu yasal bir zorunluluk olarak ortaya çıkmaktadır. Bu yönün özellikle yukarıda anılan tüzüğün 67 ve 69. maddelerinin doğal bir sonucu da olduğu ortadır.
Bu davada bozma kararında da açıkça vurgulandığı gibi ölçümleme borcunun işveren tebliği üzerine prim itiraz komisyonunun o dönemde işçi çalıştırılmadığı ölçümlemeye esas alınan 30.1.1976 tarihli tutanağın SSİT'nin 25. maddesinin A bendinde belirlenen biçimde ve ölçümleme dönemine ait bilgileri içerecek nitelikte olmadığı ve 1976 yılına ait 1200. - TL.lık asgari ücretin ölçümleme dönemindeki ücret olarak kabul edilemiyeceği nedenleriyle itiraz edilmiş ve prim itiraz komisiyonunca ölçümleme, sadece 30.1.l976 tarihli tutanağın ölçümlemeye esas alınamıyacağı nedeniyle iptal edilmiştir. İşverence bu karara itiraz olunmadığı, davanın ise, kurumca sözü edilen tutanağın ölçümlemeye esas alınabilir nitelikte bulunduğu iddiası ile açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda uyuşmazlık, tutanağın ölçümlemeye esas alınabilir nitelikte olup olmadığı noktasından toplanmaktıdır. Bundan ayrı olarak işveren tarafından dava yoluna başvurulmamış olması nedeniyle ölçümleme hakkının doğduğu prim itiraz komisyonunca sair istemleri üstü kapalı biçimde de olsa reddedildiği kurum yararına kazanılmış hakkın oluştuğu söz götürmez.
Bu sebeplerle mahkemenin yukarıda açıklanan nedenlerle komisyon kararı ve davada ileri sürülen istem çevresinde inceleme yaparak sonucuna göre karar vermesi gerekirken karar ve istem dışına çıkacak biçimde hüküm kurması usul ve yasaya aykırıdır.
O halde Hukuk Genel Kurulunca benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı S.S.K. vekilinin temyiz itirazlarını kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 4.4.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.