Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1982/424
K: 1983/137
T: 28.03.1983
DAVA : Öldürmeye teşebbüsten sanık A.D.'ın hükümlülüğüne dair Erzurum Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 6.11.1980 gün ve 28-208 sayılı hüküm, müdahil ile sanıklardan A.D'ın temyizlerin üzerine YArgıtay 1. Ceza Dairesince incelenerek bozulup yerine geri çevrilmiştir.
İlk hükümde diremeye ilişkin aynı mahkemeden verilen 6.4.1982 gün ve 250-62 sayılı son hükmün Yargıtayca incelenmesi C. Savcısı tarafından süresinde verilen dilekçe ile istenilmiş olduğundan, dosya C. Başsavcılığının hükmün bozulması istemini bildiren 22.10.1982 gün ve 1/2708 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Adam öldürmeye teşebbüs suçundan sanık A.D'ın TCK.nun 456/1, 51/1, 59. maddeleri gereğince bir yıl sekiz ay hapis cezasıyla tecziyesine ilişkin hükmü, Özel Daire:
(A - Olay günü mağdurun sanıkla arasında mevcut bulunan arazi ihtilafının kavgaya dönüşmesine mağdurun tabanca çektiği, sanığın da tabancayı mağdurun elinden almasına rağmen bıçağını mağdurun hayati önemi haiz vücut bölgelerinden boyun ve batın bölgesine sapladığı ve batnıda ika edilen darbenin hayati tehlike tevlit edecek ve omentumu prolabe edecek şiddet ve kuvvetle olduğu ve 25 gün işten bıraktığı dosya içeriğinden anlaşılmış olmasına göre; bıçağın mağdurun boyun ve karın gibi hayati önemi taşıyan vücut bölgelerine biri hayati tehlike tevlit edecek ve omentuma zarar verecek şiddet ve kuvvetle de saplanması öldürme kastını hiçbir şüpheye meydan vermeyecek şekilde ortaya çıkardığı halde ameliyatla hayatı kurtarılan mağdura karşı sanık A.D.'ın eyleminin isambetsiz bazı gerekçelerle yaralama olarak nitelendirilmesi:
B - Mağdurun sanığa tabanca çekmesi halinin sanık lehine TCK.nun 51/2. maddesinin uygulanmasını gerektiricek vehamet derecesine ulaşmış olduğu düşünülmeden TCK.'nun 51/1. maddesinin tatbiki suretiyle tahrikin derecesinde hataya düşülmesi) isabetsizliğinden bozmuş, Yerel Mahkeme ise : (Olay tarihinde sanığa ait hayvanların arazisine girmesine sinirlenen mağdurun sanıkla giriştiği münakaşa sonucu tabanca çektiği, sanığın atik davranarak tabancayı mağdurun elinden aldığı, akabinde bıçakla mağduru Adli Tıp Meclisi raporunda belirtiliği şekilde yaraladığı, mağdurun beyanı, tanıklar M.A., H.A., H.B. 'ın yeminli anlatımları, sanığın tevil yollu ikrarı ve doktor raporları doğrultusunda sabit görülmüştür.
Sanığın, mağdurun elinden tabancasını almasına rağmen bunu kullanmaması yalnızca bir tanesi batına iki santim girmek suretiyle hayati tehlike tevlit eden iki darbe vurması, mağdurun düşmediğini gördüğü halde eylemine devam etmeyerek kendiliğinden olay yerinden uzaklaşması karşısında mahkememiz sanığın kastının yaralama olduğunu kabul yerinden uzaklaşması karşısında mahkememizin sanığın kastının yaralama olduğunu kabul etmiştir.
Her ne kadar genelde, mağdurun hayati tehlike geçirecek şekilde yaralanması ve ameliyet edilmesi hallerinde sanığın öldürmeye teşebbüste bulunduğu kabul edilmekte ise de; olayımızda sanığın mağdurun elindeki tabancayı ele geçiridiği kabul olunduğuna göre, öldürmek için daha etkin ve elverişli bir silahı kullanmaması, bıçakla darbelerine devam etmeyerek olay yerinden uzaklaşması, sanığın mağduru öldürmek değil, yalnızca yaralama kastını göstermektedir.
Mahkememiz, mağdurun sadece silah çekmiş olmasını sanık lehine haksız adi kışkırtmak olarak kabul etmiş, bu halin sanıkta bozma ilamında belirtildiği gibi ağır tahrik yarattığını kabul etmemiştir) gerekçesiyle önceki hükümde direnmiştir.
Dosyaya oluşa ve mevcut delillere göre;
Taraflar arasında öteden beri devam eden bir arazi uyuşmazlığı bulunmaktadır.
Sanık, mağduru cilt ve cilt altına nafiz olacak şekilde boynundan ve sol 10. interkostal mesafeden içinden omentum çıkacak ve betna nafiz olacak şekilde yaralamış, ancak tıbbi tedavi ve ameliyatla kurtarılabilmiştir.
Mağdurun "Hayati tehlike geçirdiği" Adli Tıp Meclisi raporunda da belirtilmektedir.
Yaralanan mağdurun yere düştüğünü gören sanık, olaydan sonra firar etmiştir.
Sanık "mağdur belinden tabancasını çıkardı, bana ateş etmek istedi. Fakat mermi ateş almadı" demektedir. Bizzat sanığın "ateş almadığın" söylediği tabancayı mağdurun elinden aldıktan sonra, bu tabancayı kullanmaya çalışmayıp, bıçağını mağdurun hayati önemi haiz vücut bölgelerine saplaması, sanığın öldürme kastıyla hareket etmediğinin delili olarak kabul edilemez.
Açıklanan hususlar gözöününde tutulduğunda: Sanığın eyleminin yaralama olarak nitelendirilmesi dosya içeriğine uygun görülmediği gibi; olay anında tabanca çeken mağdurun, bu tabancayla ateş etmeye çalıştığının anlaşılması karşısında, sanığa verilen cezadan TCK.nun 51/2. maddesi yerine 51/1. maddesiyle indirim yapılması da yasaya aykırı bulunduğundan, Yerel C. Savcısının temyiz itirazlarının kabulü ile direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan bazı üyeler: (Haklı nedenlerle dosyanın direnme hükmünün onanması gerektiğini) diğer üyeler ise: (Sanığın ağır tahrik altında suç işlediği konusundaki çoğunluk görüşüne kendilerinin de, ancak toplanan delillere göre sanığın yaralamak kastıyla hareket ettiğini kabulde zorunluluk bulunduğu) ileri sürerek bu yolda oy kullanmışlardır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, tebliğnamedeki isteme uygun şekilde Yerel Mahkeme direnme hükmünün BOZULMASINA, 28.2.1983 günü yapılan birinci müzakerede yasal çoğunluk sağlanamadığından 28.3.1983 günü yapılan ikinci müzakerede salt çoğunlukla karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini