 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1982/9637
K: 1983/144
T: 21.01.1983
DAVA : Davacı, ihbar ve kıdem tazminatı ile ücretli izin alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm, süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Hizmet sözleşmesinin işveren tarafından İş Kanununun 17. maddesine göre haklı nedenle fesih hakkının kullanılması konusunda söz konusu Kanunun 18. maddesinde öngörülen 6 günlük süre sözleşmeyi bozma yetkisine sahip olan organın haklı nedeni öğrendiği günden itibaren işlemeye başlar diğer taraftan, fesih günü, yetkinin kullanıldığının açıklandığı gün olup işçinin işbaşı yapmak için işyerine geldiği gün değlidir. Dosyadaki deliller bu açıdan değerlendirildiğinde, mahkemece direnişe katılma keyfiyeti de tüm delillerin takdiriyle sabit görüldüğüne göre, 6 günlük sürenin geçmediğinin kabulü ile davanın reddi gerekirken yazılı şekilde tahsile karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 21.1.1983 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Bir grup işçinin baskısı sonucu tüm işçilerin katılmaya zorladıkları anlaşılan yasadışı grevin 21.1.1980 - 31.1.1980 günleri arasında sürdürüldüğü konusunda, taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Anılan günlerde davacının raporlu bulunduğu resmi belgelerle sabittir.
Grev olayının mahkemece tesbiti yapılmış düzenlenen tutanaklara göre, davacının greve iştiraki saptanamamıştır.
Öte yandan yasadışı greve kendilerinin de katıldığı mahkemedeki beyanlarında anlaşılan davalı tanıklarının iş sözleşmeleri işverence bozulmamıştır.
Şu hale göre, işverence fesih için ölçünün ne olduğu, nasıl bir amaç güdüldüğü, açıklığa kavuşmuş değildir.
Haklı bir sebebe dayanarak, sözleşmeyi bozma yetkisi yasaca tanınan işveren, kuşkusuz bu yetkisini yasal çerçeve içinde kalmadan, zan ve şüpheye dayanarak işçi aleyhine kullanamaz.
Kaldı ki, grev 31.1.1980 günü sona ermiş basın yolu ile açıklama yapılmış ve 27.2.1980 günü tüm işçilerin işbaşı yapmaları istenmiştir. Nevar ki; anılan günde davacı işe başlatılmamıştır. Sona eriş tarihini izleyen günlerde 6.2.1980 ve 26.2.1980 günlerinde işçi için işverence çalıştığı kabul edilerek vizite kağıdı düzenlenmiştir.
İş Yasasına göre, 17'ye uymayan davrınışın öğrenildiği günden başlayarak 6 iş günü içinde sözleşmenin feshi gerekirken bu süre aşıldıktan sonra bozma yönüne gidilmiştir.
Bu nedenle usul ve yasaya uygun bulunan mahkeme kararının ONANMASI oyundayım.