 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1982/3179
K: 1982/3440
T: 06.04.1982
DAVA : Davacı, ihbar ve kıdem tazminatı, yıllık ücretli izin parası farkı ile, ücret, ikramiye ve yemek parası farkının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Bu cihet gözetilmeksizin ve olayda kötüniyetle fesih de iddia ve isbat edilmemiş olduğu halde, mahkemenin ihbar önelini hizmet süresine eklemek suretiyle, eklenen bu süre içinde davacıya genelge hükümlerinden yararlandırarak ihbar ve kıdem tazminatı farklarına karar vermiş olması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda gösterilen sebebten davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine 6.4.1982 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Türk İş Hukuku düzenlemesinde normal koşullar içinde belirsiz süreli, sürekli hizmet akitlerinin feshinde; önceden haber verme ilkesi getirilmiştir. Sürekli işlerde belirsiz süreli hizmet akdinin oluşmasiyle bu ilke kendiliğinden bir fesih koşulu ve bir fesih güvencesi olarak ortaya çıkar. Hizmet sözleşmesi de, en azından yasada öngörülen ihbar önelinin sonunda feshedilmiş sayılır.
Bu temel ilkenin doğal sonucu olarak önel süresi içinde hizmet akdinin taraflara yüklediği hak ve borçlar aynen devam edeceğinden bu arada yeni bir toplu iş sözleşmesi yürürlüğe girerse bundan işçi yararlanacağı gibi bildirim süresi geçtikten ve akit sona erdikten sonra imzalanıp geçerliliği önel içine raslayan sözleşmedende eğer imza tarihinde işyerinde çalışır olma koşulu yoksa işçi bu sözleşmenin geçerlik süresi ile önel sonu arasında getirdiği haklardan yararlanması gerekir.
Bildirim şartı yasalarımıza emredici bir kural olarak girmiştir. Bu nedenle bildirim sürelerini ortadan kaldırmak sonucunu doğuran bir sözleşmeye itibar edilmez. Aksine yasada bildirim sürelerinin sözleşmelerle artırılacağı kabul edilmiş ve bildirim şartına uymayan tarafın önellere ilişkin ücret tutarlarında tazminat ödemesi öngörülmüştür.
Olayımızda davalı taraf ihbar tazminatını peşin ödemek suretiyle akdi feshettiğini bildirmiş ise de bu tazminatı önel süresi geçmesine rağmen ödememiştir. O halde önelsiz ve tazminatız fesih hali ortaya çıkmıştır. Önele ilişkin tazminatı öderken önel içinde işçinin kazandığı haklarında bu tazminat içinde ödenmesi gerekir.
Açıklanan bu nedenlerle mahkemenin bu doğrultuda oluşturduğu kararın isabetli bulunduğu kanısında olduğumdan aksi görüşle yapılan çoğunluğun bozma kararına iştirak edilmemiştir.