 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1982/1060
K: 1982/4335
T: 27.04.1982
DAVA: Taraflar arasındaki ihbar ve kıdem tazminatıyla bir yıllık ücret karşılığı tazminatın ödetilmesi davasının yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi taraflar avukatlarınca istenilmesi ve davacı avukatınca da duruşma talep edimesi üzerine (...) gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR: 1- Dosyadaik yazılarla toplanan delillere ve gerektirici sebeplere göre davacı ve davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Belili süreli hizmet akitleriyle çalışan davacının bu ilişkisi 30.4.1980 tarihinde işveren tarafından bozulmuştur. Bu tarihten önce İş Yasasının 1927 sayılı yasa ile değişik 14 üncü maddesinde asgari ücretin 30 günlük tutarının 7,5 katını geçemeyeceğine dair hükmü Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş ve 14.4.1980 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir. O halde, davacının kıdem tazminatının hesabında bu sınırlamanın dikkate alınmaması gerekir.
3- 1.4.1980 tarihinden başlayan bir yıl süreli sözleşme bir ay sonra bozulmuştur. Davacı işçi Borçlar Kanununun 325 inci maddesindeki hüküm uyarınca akidde öngörülen süre içerisinde taahhüt ettiği işi yapmaya mecbur olmaksızın ücretini isteyebilirse de, iş yapmadığından dolayı tasarruf ettiği yahut diğer bir iş ile kazandığı ve kazanmaktan kasden feragat eylediği menfaatlerini de ücretinden mahsup edilmesi gerekir.
Mahkemenin davacının özel yetenek ve durumunun dikkate alınarak bu konuda yeterli bir inceleme ve değerlendirme yapmamış olması isabetsizdir.
Davalı, davacıya 331.200 lira avans verdiğini ve bunun kapatılmayarak davacının zimmetinde kaldığını ileri sürerek mahsup def'inde bulunmuştur.
Bu yönde araştırma yapılıp sonucuna göre karar vermek gerekirken bu yönün de ihmali hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan 2 nci maddedeki sebepten davacı, 3 ve 4 üncü bentlerdeki sebepten davalı yararına BOZULMASINA, (...) bozmada oybirliği sebebinde oyçokluğuyla 27.4. m 1982 gününde karar verildi.
KARŞI OY YAZISI: 1- Hernekadar davacı, 1.4.1980 tarihinden itibaren bir yıl için yapıan 25.3.1980 tarihli hizmet sözleşmesine dayanarak 12 aylık ücret tutarında alacak iddiasında bulunmuş ise de istek mahkemece de kabul edilmiş ise de; dosya içeriği bilgi ve belgelerden işyerinde çalıştırılmak istenilen kimselerle yapılan hizmet akitlerini şirketin iki yetkilisi tarafından imza edilmekle inikat etmiş olacağı, nitekim davacı ile yapılan önceceki hizmet sözleşmesnin iki yetkili kişi tarafından imza edilmiş bulundukları, sözü edilen sözleşmenin ise tek imzayı taşıdığı, buna göre gereli imza şartını ihtiva etmediğinden geçerli ve davalıyı bağlayıcı nitelikte kabul edilemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmaktadır.
Öte yandan davacının bir önceki sözleşmenin bitiminde 25.3.1980 tarihli bir yazı ile kendisine 30.4.1980 tarihi itibariyle iş aktinin feshedileceği bildirilmiş ve o tarihte de işine son verilmiştir. Anılan sözleşmeye göre herhangi bir uygulama yapılmamıştır.
O halde son sözleşmeye dayanan 12 aylık ücret tutarına ilişkin isteğin reddi gerekirken, kabulünde isabet yoktur.
2- Kıdem tazminatı hesambında da, yukarda 1 inci maddede belirtilen sözleşmenin geçersizliği nedeniyle, davacının bir önceki sözlemeye göre aldığı son ücretin esas tutulması gerekir.
Sonuç olarak, çoğunluğun bozma kararının, yukarıda 1 ve 2 nci maddelerde belirtilen görüşlere uymayan kısımlarına iştirak edemiyoruz.