Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
7. Ceza Dairesi
E:1982/986
K:1982/1099
T:01.04.1982
  • TEMEL HAKLARIN ÖZÜ - SINIRLANMASI
  • ANAYASAYA AYKIRILIK
* ÖZET:Sermaye hareketleri tebliğindeki "evlilik birliğinin sona ermesi veya ayrılığa hükmolunması hallerinde de kişinin Türk Vatandaşı ve Türkiye'de mukim oluşuna bakılmaksızın taşınmaz mallarının gelir ve satış bedellerini blokaja tabi tutan hüküm kişinin temel haklarından sayılan mülki yen hakkına getirilmiş bir sınırlama değil doğrudan doğruya hakkın özüne dokunan bir tasarruf niteliği taşır.
İdari tasarruflar aleyhine Anayasa'ya aykırılık iddiası önüne sürülemezse de yasalara aykırı olarak suç yaratan böyle bir tasarruf yasal dayanaktan yoksun bulunmakla uygulama olanağı da kabul edilmez.
(334 s. Anayasa m. 10, 11, 36, 147)
1567 sayılı Yasaya aykırı davranmakları sanıklar Esra ve dört arkadaşı haklarında yapılan duruşma sonunda; beraatlerine dair (İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi) 'nden verilen 24.11.1981 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi müdahil vekili tarafından süresinde istenilerek depo parası ile şartı yerine getirilen dava evrakı C. Başsavcılığı'nın bozma isteyen 12.3.1982 günlü tebliğnamesiyle daireye verilmekle; dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
1567 sayılı Yasaya ilişkin 17 sayılı Kararın "Blokaj" konusunu düzenleyen 42. maddesi (Bu kararın 2. maddesi hükmü mahfuz kalmak kaydı ile hariçte mukim gerçek ve tüzel kişilerin Türkiye'de sahip oldukları taşınmazın gelirleri ile satış bedelleri blakedir) hükmünü getirmiş ve uygulamayla ilgili ayrıntılı hükümlerince aynı karara ilişkin Seri: V-3 sayılı Sermaye Hareketleri Tebliğinin 51 ve izleyen maddelerinde yer verilmiştir. Bilahare 26.2.1969 günlü Resmi Gazete'de yayınlanan Bakanlar Kurulunun 14.9.1969 gün ve 6/11344 sayılı kararı ile yürürlüğe konulan 17 sayılı Karara ek kararla (hariçte mukim gerçek kişilerin Türkiye'de ayrı ikametgaha sahip olan eşleri ve velayet yahut vesayet altındaki çocukları hakkında da Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında 17 sayılı Kararın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren muteber olmak üzere yukarıdaki bloksal hükümleri uygulanır.
Evlilik birliğinin sona ermesi veya ayrılığa hükmolunması hallerinde dahi yukarıdaki fıkranın kapsamına giren kişiler aynı hükümlere tabidir) biçiminde ilke ve kapsamını değiştirip genişleten hükümler kabul edilmiştir.
17 sayılı Kararın dayanağı, Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında 1567 sayılı Yasanın 1. maddesidir. Bu madde Bakanlar Kuruluna (Kambiyo, sukut, esham ve tahvilat alım ve satımının ve bunlar ile kıymetli madenler ve kıymetli taşlarla bunlardan mamul veya bunları muhtevi her nevi eşya ve kıymetlerin ve Ticari Senetlerle tediyeyi temine yarayan her türlü vasıta ve vesikaların memleketten ihracı veya memlekete ithalinin tanzim ve tahdidine Türk Parasının kıymetinin korunması zımnında kararlar ittihazına. ) yetki vermiş bulunmaktadır.
Şu halde görüldüğü üzere 17 sayılı Karara ilişkin Sermaye Hareketleri Tebliğinin 76. maddesinin hA-son fıkrasında yer alan (ikametgah tayininde Türk Medeni Kanunu ile Türk Ticaret Kanununun ikametgahın tayinine mütedair hükümleri uygulanır) biçimde vurgulandığı gibi yasalarda yer alan kuralları, değiştirmek üzere Bakanlar Kuruluna yetki veren bir hüküm içermemektedir. Filhakika ilk nazarda, değişiklik metninde ikametgah tayinine yönelik esasları değiştiren bir tümce gütmemekte ise de hedef aldığı uygulama açısından Türk Parası kıymetini korumayla ilgili mevzuatta ölçü olarak alınan ikametgah esası ile ilgili kurallar dışına çıkıldığı açıktır.
Diğer taraftan Anayasanın Temel Haklar ve Ödevler kısmının 1. bölümü 10. maddesinde herkesin kişiliğine bağlı dokunulamaz hürriyetlere sahip olduğu, 11. maddesi ise yasaların temel hak ve hürriyetlerin özüne dokunamıyacağı ilkesini belirttikten sonra 36. maddesinde herkesin mülkiyet ve miras hakkında sahip olduğu bu hakkın ancak kamu yararı amacıyla sınırlanabileceği vurgulanmıştır.
Görüldüğü üzere Anayasa, Yasama Organına ancak sınırlama olanağı tanımış ve fakat öze dokunma yetkisi vermemiştir. Seri: V-3 sayılı Sermaye Hareketleri Tebliğinin 51. maddesine getirilen evlilik birliğinin sona ermesi veya ayrılığa hükmolunması hallerinde" dahi kişinin Türk Vatandaşı ve Türkiye'de mukim oluşuna bakılmaksızın taşınmaz mallarının gelir ve satış bedellerini blokaja tabi kılan hüküm politik amacı ne olursa olsun kişinin temel haklarından addolunan mülkiyet hakkına getirilmiş bir sınırlama değil, herkes İçin geçerli doğrudan doğruya hakkın özüne dokunan bir tasarruf niteliği taşır.
Yine Anayasanın 147. maddesi, Anayasaya aykırılık iddialarının hangi hallerde öne sürüleceğini göstermiş olup, idari tasarruflar aleyhine bu yolu kabul etmemiştir. Şu durumda Bakanlar Kurulunun 14.2.1969 gün ve 6/11344 sayılı kararı ile yürürlüğe konan değişiklik İçin yukarıya sıralanan görüşler nedeniyle bu yola başvurma olanağı yoksa da yasalara aykırı olarak suç yaratan böyle bir tasarrufun yasal dayanaktan yoksun bulunması nedenile uygulama olanağı da kabul edilmeyecektir. Bu nedenlerle anılan Bakanlar Kurulu kararı dışında sanık Esra'nın yurt dışında mukim kişi olup olmadığı saptanılarak sonuca varılması zaruri bulunmaktadır.
Sanık Esra yurt dışında mukim yabancı uyruklu kişi ile evli bulunduğu yıllarda Türkiye'de satın aldığı davaya konu taşınmaz için sermaye hareketleri tebliğinin 29 ve 56. maddelerine uygun hareket ettirmemiş ancak zamanaşımı nedeni ile bu eylemi kovuşturulamaz hale girmiştir. Bu kez 4.1.1980 tarihinde kesinleşen Avustralya Mahkemesi kararı ile yabancı uyruklu eşinden boşanmış ve Türkiye'de 4.4.1980 günü açtığı dava ile Türk Kanunları uyarınca boşanma yoluna başvurduğu görülmekte ise de ikametgah tesisiyle ilgili olarak iradesini kesinliğe kavuşturmak mümkün bulunmamıştır.
Adı geçen sanık yabancı uyruklu (M. J.) ile evli bulunduğu ve yurt dışında mukim Olduğu yıllarda Türkiye'de bir iş yeri açtığı anlaşıl makta ve SSK. tarafından kendisine 23.8.1973 tarihli Yalı boyu Cad. No: 32 adresine bir tebliğat çıkarıldığı görülmektedir.
Diğer taraftan Türkiye'de mukim olduğuna dair Üsküdar Beylerbeyi Bucağı Yalı boyu Caddesi Muhtarlığından aldığı 1.4.1980 günlü ikametgah belgesinde anılan Cadde No: 42'de oturduğu yazılı olmasına karşın, açmış olduğu boşanma davası ile ilgili 4.4.1980 günlü dilekçede Cevdet paşa Cad. No: 11 Bebek adresi gösterilmiş annesi sanık Reyhan'ın müşavir müfettişe verdiği 29.8.1880 günkü) ifade de İse durumu (...çocuklarının okul durumu vardı, bana vekaletname ver satarsın deyip Lonara'ya gitti. Orada okuyan çocuklarının başındadır...) biçiminde açıklanmıştır.
Asliye ceza mahkemesinde yapılan yargı lam ada 9.4.1980 tarihinde satışını yaptığı taşınmaz adresine çıkarılan çağrının, avukatına tebliğ olunduğu, ağır ceza mahkemesinde yapılan yargılama için çıkarılan ihzar müzekkeresine bu kez belirtilen 'adreste (H.S.) isimli şahsın oturduğu kendisinin yurt dışında Olduğu yazılmış ve polise yazılan müzekkereye verilen cevapta bu husus doğrulanmışken 29.9.1981 günlü oturuma gelerek "Bebek Rüya Apartmanında" oturduğunu söylediği saptanılmıştır.
Bu safahat sanığın yerleşme iradesini ne biçimde kullandığı hususun,un kesinliğe kavuşturulmasına olanak verecek yeterlikte değildir.
Bu durum karşısında sanığın ikamet ettiği yerlerle ilgili belgelerin çelişki nedenleri sorulup araştırılmadan ve olay sırasında apartman yöneticileri veya aile reisleri tarafından mahalle muhtarlıklarına bilgi verilmesi konusunda Sıkıyönetim Komutanlığı tarafından çıkarılan emirlerde dikkate alınarak ilgili muhtarlıklarda sanık Esra'nın oturduğu yer konusunda verilmiş bir belge bulunup bulunmadığı da sorutup tevsik edilmek suretiyle sonucuna göre delillerin takdiri İle bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturmaya dayanılarak yazılı olduğu gibi beraat hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, müdahil vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenle (BOZULMASINA), depo parasının geri verilmesine 1.4.1982 günü oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Bankalar hukuku] go to this web-site 
  • 17.06.2025 10:32
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini