 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1982/3054
K: 1982/3146
T: 23.03.1982
DAVA : Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı boşaltma davasına dair karar davacılar ve davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, sözleşmeye aykırılık nedeniyle kiralananın boşaltılması ve 20.000 lira kira alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkeme, kiralananın depo olan kesimin tahliyesine, buna ait isteğin reddine karar vermiş, hükmü her iki taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1 - Kiralanan fırın olarak kullanılmaktadır. Zemin katı ekmek pişirme yeri, 1. katıda depo bulunmaktadır. Her iki kesim aynı kira sözleşmesine konu edilmiştir. Zemin katta kapı ve pencerenin davacıların murisi tarafından açıldığı, subut bulmuştur. Bu itibarla bu yönden sözleşmeye aykırılık bahse konu değildir.
Depo olarak kullanılan birinci kata fazla un çuvallarının yığıldığı, beton döşemesinde sehi (eğilme) meydana gelebileceği hatta çökme dahi olabileceği birinci keşif sonucu bilirkişi tarafından verilen raporla sabittir. Kiracının ihtara rağmen bu açıktan açığa fena kullanma teşkil eden fiile devam ettiği, böylece bundan dolayı akde muhalefet olgusunun gerçekleştiği anlaşılmıştır. Zemin ve birinci kat aynı kira sözleşmesine konu teşkil ettiğinden her ikisi yönünden de akde muhalefetin sabit olduğunun kabulü gerekir. Bu itibarla zemindeki ekmek pişirilen yeri hariç tutup depo için sözleşmeye aykırılığı kabul edip oranın tahliyesine karar verilmesi doğru değildir. Her iki kesimin birlikte tahliyesine karar verilmesi gerekir. Bu bakımdan davacı tarafın temyiz itirazları yerindedir.
2 - Davalıların temyiz itirazlarına gelince; Yukarda açıklanan nedenlerle kira sözleşmesinde kiracı sıfatı ile akit olan (M.E.)'ın temyiz itirazları yersizdir. Diğer davalı (A.E.) sözleşmede taraf değildir. Bu şahsın asıl kiracı (M.E.) ile iş ortağı olması kendileri arasındaki ilişki olup davacıları ilgilendirmediğinden (A.E.) yönünden husumet nedeniyle davanın reddi gerekirken onunda tahliyesinde karar verilmesi usulsüz olduğundan davalı (A.E) vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerindedir.
SONUÇ : Yukarıda 1. ve 2. madde de açıklanan nedenlerle hükmün davacılarla, davalılardan (A.E.) yararına BOZULMASINA, 23.3.1982 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.