 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
5. Ceza Dairesi
E: 1982/3423
K: 1982/2904
T: 06.09.1982
DAVA : 3.11.1965 doğumlu olup akıl hastalığı nedeniyle mukavemete muktedir bulunmayan Vasfiye'yi rızasıyla yanında alıkoymaktan sanık Nihat'ın yapılan yargılaması sonunda; TCK.nun 430/2 ve 59. maddeleri gereğince beş ay hapis cezasıyla mahkumiyetine dair (Bilecik Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 7/7/1982 gün ve 1982/45 esas, 1982/56 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi o yer C. Savcısı tarafından istenilmiş olduğundan; dava evrakı C. Başsavcılığı'ndan tebliğname ile daireye gönderilmekle incelenerek, gereği düşünüldü:
KARAR : Kaçırma suçunda hile, suçun mağdurunu eylem hakkında hataya düşürerek kaçırmayı oluşturan veya kolaylaştıran her türlü beyan, entrika ve desiselerdir. Hilenin varlığı için aldatılan mağdurun faili ne için ve nereye gittiğini bilmeyerek izlemiş olması gereklidir. İğfal suretiyle kaçırmanın var olabilmesi için igfalin şehvet hissiyle götürmeye yönelik bulunması, suçun mağdurunun farkına varmaksızın götürülmüş bulunması gerekir (Ord. Prof. Sulhi Dönmezer, Genel Adap ve Aile Düzenine Karşı Cürümler, 4. baskı, sh. 244 - 245).
Karar yerinde kendisinden ileri derecede debilite bulunan ve bu nedenle direnme gücü de mevcut olmayan 3.11.1965 doğumlu mağdure Vasfiye'nin köy dışında hayvan otlatırken sanığın : "Koç kaçtı, gel arayalım" diyerek onu ilerideki dere içine götürdüğüne ve burada rızası dışında ırzına geçtiğine yer verilmiş ve mağdurenin, sanığın güvenlik alanına akli dengesi yerinde olmaması nedeniyle rızası geçerli olmasa bile arzusu ile girdiğinden söz edildikten sonra sanığın TCK.nun 430/1 maddesine değil 430. maddenin ikinci fıkrasına uygun biçimde cezalandırılması cihetine gidilmiştir.
Oysa; sanık ileri debil olan mağdureyi "Koç kaçtı, gel arayalım" şeklinde kullandığı bu hile ile kandırmış egemenlik alanından alıp, kendi egemenlik alanına getirdikten sonra da rızası dışında ırzına geçmiştir.
Bu itibarla kaçırma eylemi yönünden suçun TCK.nun 430/1 maddesine uygun biçimde oluşmasına rağmen, kullanılan hile nedeniyle var olan rızaya yer verilmek suretiyle yazılı şekilde TCK.nun 430/2. maddesiyle hüküm kurulması,
SONUÇ : Yasaya aykırı ve C. Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün CMUK.nun 321. maddesi uyarınca tebliğname hilafına BOZULMASINA, 6.9.1982 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.