Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1982/4444
K: 1982/5194
T: 20.05.1982
DAVA : Taraflar arasındaki haksız eylemden doğma manevi tazminat davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı 75.000 liranın faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesine ilişkin hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine gereği konuşuldu:
KARAR : Davacının manevi tazminat isteği Borçlar Kanununun 47. maddesine dayanmaktadır. 22.6.1966 gün 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında da açıklandığı üzere manevi tazminat ne bir ceza ve ne de gerçek anlamda bir tazminattır. Davanın bu alanda gördüğü iş cismani zarara uğrayan kişinin duyduğu manevi acıyı bir dereceye kadar yumuşatmaktan, bozulan manevi dengeyi onarıp düzeltmekten, bir teselli bir savunma ve ruhu tatmin aracı olmaktan ibarettir. Gerçi manevi tazminatın kapsamının takdiri tamamen hakime ait bir haktır. Ne var ki, takdir hakkının söz konusu olduğu bütün hallerde hakim hak ve nasafetle hüküm vermek zorunluğundadır. Bu kural Medeni Kanunun 4. maddesinde açık ve kesin olarak belirtilmiştir. Hakimin hak ve nasafetle hüküm vermesi de hukuk biliminden faydalanarak genel olarak Türk toplumunun sosyal, ekonomik ve moral yapısının ve özellikle de tarafların gerçek durumlarının gerektirdiği hak ve adalete uygun sonucu bulması demektir. Çünkü takdir hakkı objektif esaslara dayandığı takdirde kamu oyunda ve sosyal vicdanda hak ettiği güven ve inanca özlenir hale getirecek, özellikle mağdur için haksız eylemle tazminat arasında hak ve adalete uygun düşecek şekilde makul bir orantı kurmak gerekir.
Davacı emekli işçi, davalı ayakkabı tamircisidir. Olayda davalının gerçekleşen eylemi davacıyı 10 gün işinden kalacak derecede adiyen yaralamaktan ibarettir.
Yukarıda açıklanan nedenler, olayın gerçekleşme biçimi, tarafların sosyal ve ekonomik düzeyleri göz önünde tutulduğunda mahkemece davacıya takdir edilen (75.000 TL.) manevi tazminatın çok fahiş olduğu ve Yargtay'ın kontrolüne tabi olan takdir hakkının kullanılmasında hata edildiği açıkça görülmektedir. Bu yön gözetilerek davacı yararına daha ılımlı bir manevi tazminat takdir edilmek üzere karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen nedenle BOZULMASINA 20.5.1982 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini