 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1982/1693
K: 1982/2349
T: 08.03.1982
DAVA : Taraflar arasındaki destekten yoksun kalma tazminatı davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı 7356 liranın faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine ilişkin hükmün süreci içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu:
KARAR : 1 - Dava trafik kazasından doğma tazminat isteğidir. Davacı (B.K.) hak kazandığı destekten yoksun kalma tazminatından önceki davada saklı tuttuğu bölümün tahsili için bu davayı açmıştır. Davalı (N.K.) olaya sebebiyet veren kamyonun işleticisi olup davaya karşı verdiği cevapta zamanaşımı definde bulunmuştur. Olay 27.1.1979 da gerçekleşmiş ve bu ikinci dava 16.4.1981 de açılmıştır. Buna göre olay günü ile davanın açıldığı gün arasında 6085 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 50. maddesinin son fıkrasında bu gibi olaylar için düzenlenmiş bulunan 2 yıllık zamanaşımı gerçekleşmiş bulunmaktadır.
Olayda fail durumunda bulunan diğer davalı (A.A.) hakkında kamu davası açılmıştır. Bu davaya davacının katılmadığı görülmektedir. Ceza davası 12.11.1979 da mahkümiyet kararı ile sonuçlanmıştır. Mahkemece malen sorumlu olan için zamanaşımının ceza davası sonuçlanıp buna ilişkin kararın kesinleştiği günden itibaren başlayacağı benimsenerek davalı (N.K.)'nın zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir. Oysa adam kullanan hakkında zamanaşımının ceza davası sona erip kararın kesinleşmesi ile işlemeye başlayacağı yolunda ne öğretide ne de Yargıtay'ın kararlarında bir düşünce yer almıştır. Kural olarak ceza davası devam ettikçe malen sorumlu olan kimse hakkında da zamanaşımı işler. Ancak malen sorumlu kimse hakkında zamanaşımı gerçekleşmiş olsa bile şayet ceza davası devam ediyorsa hukuk mahkemesinde tazminat davası açılabilir ve bu takdirde zamanaşımı gerçekleştiğinden söz edilemez. Çünkü zarar gören ceza davası devam ettikçe her zaman o davaya müdaale ederek zararın ödetilmesini isteyebileceği gibi ceza davası bitmeden hukuk mahkemesine başvurarak da tazminat davası da açabilir. Gerçekten Hukuk mahkemesine başvurarak tazminat istemekle ceza davasına katılarak tazminat istemek arasında davanın açılmış olması yönünden bir farklılık yoktur, O halde davalı (N.7 hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmek gerekirken malen sorumlu olan hakkında zamanaşımının ceza kararının kesinleştiği günden itibaren başlayacağının kabulü ile zamanaşımı definin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir yolsuzluk görülmemesine göre, davalı (A.A.)'un temyiz itirazlarının reddi gerektir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın davalı (N.K.)'ya ilişkin bölümünün 1. bendde gösterilen nedenle BOZULMASINA diğer davalı (A.A.)'a ilişkin bölümünün 2. bentte gösterilen nedenle Onanmasına 8.3.1982 gününde oybirliğiyle karar verildi.