 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
3. Hukuk Dairesi
E:1982/2644
K:1982/2751
T:17.06.1982
* ÖZET:Bir kimse doğmadan nüfusa yazılamayacağına göre 1960' da nüfus kütüğüne kaydedilen kişi 1964 doğumlu olamaz. Nüfusa hiç yazılmamış kimsenin yeniden nüfusa yazılması işlemi idari işlemdir.
(1587 s. Nüfus K m. 46)
Dava dilekçesinde davalı Abdullah'ın 1960 olan doğum tarihinin 1962 olarak düzeltilmesi istenil inmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile davalı Abdullah'ın doğum tarihinin ay ve gün baki kalmak kaydı ile 1964 olarak düzeltilmesi cihetine gidilmiş, hüküm nüfus baş memurluğu tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Yaşının düzeltilmesine karar verilen Abdülbaki 24.1.1960 günü nüfus kütüğüne kaydedildiğine göre, mahkemece kabul edilen biçimde 19.1.1964 doğumlu olması mümkün bulunmamaktadır. Bir kimsenin doğmadan önce nüfusa kaydedilmesi söz konusu olmayacağından, tesis edilen hüküm bu nedenle gerçeğe uymamaktadır.
19.1.1960 doğumlu olarak nüfusa kaydedilen Abdülbaki ile yaşının düzeltilmesi istenen Abdullah'ın aynı kişi olup olmadığı üzerinde durulmalı, Abdullah, Abdulbaki'ye ait nüfus kaydını kullanmışsa Abdullah'ın nüfusa kaydedilmeyen bir kişi olması ve Abdülbaki'nin sonradan ölmüş bulunması yönleri üzerinde durulup gerçek durum saptanmalıdır. Abdullah nüfusa hiç kaydedilmemişse, yeniden nüfusa kayıt işleminin idari bir işlem olduğu, bunun hükmen yapılmayacağı gözönünde tutularak dava reddolunmalıdır.
Nüfusa kaydı olan Abdülbaki ile yaşının düzeltilmesi istenen Abdullah'ın aynı kişi olduğu saptandığı takdirde, doğum ilmuhaberi getirilip, doğuma tanıklık edenler ile sağ ise ana, baba ve kardeşler de dinlenmeli, aile nüfus kayıt örnekleri de gönderilerek ve nüfusa tescil tarihi de belirtilmek suretiyle yaşı saptayan Erzurum Numune Hastanesi'nin raporundaki çelişki ek rapor alınmak suretiyle giderilmeli ve sonucuna göre gerçek yaş saptanmalı, ona göre hüküm tesis edilmelidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esasları gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA) 17.6.1982 gününde oybirliğiyle karar verildi.