 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1982/8716
K: 1982/10417
T: 21.09.1982
DAVA : Taraflar arasında görülen davada; davacı, alacaklıların tahsilinden kurtulmak için sonradan iade edilmek üzere; 722,1556,2834 parsel sayılı taşınmazları kayınbiraderi bulunan davalıya bağışladığını, borçlarının ödendiği halde davalı taşınmazları iade etmediğinden kaydın iptalini, adına tescilini istemiştir. Davalı, iddiaların gerçek olmadığını, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Kayıtların iptaline, davacı adına tesciline ilişkin kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekilleri Avukat A. Rıza ve Davut tarafından istenilmiş olmakla; dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Davacı alacaklıları tarafından, hakkında yapılan icra takiplerini sonuçsuz bırakmak amacı ile dava konusu 722, 1526,2834 parsel sayılı taşınmazlarını kayınbiraderi davalıya tekrar kendisine, geri vermesi kaydıyla bağışladığını, oysa davalının şimdi taşınmazları geri vermekten kaçındığını ileri sürerek iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur.
Davacı, dava dilekçesinde kendisinin kandırıldığını söylemiş ve hileden de söz etmiş ise de, tapuda yapılan temlik işleminin koşulsuz bağış olduğu olgusu, davacının kendi kabulündedir.
Nevar ki dava, tapuda yapılan bağış işleminin koşulu olduğu iddiasına dayanılarak açılmıştır. İlgili tapu sicil muhafızlığından getirilen kayda göre, dava konusu üç parça taşınmazın davalıya tapuda koşulsuz bağış yoluyla temlik edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı bağışın koşullu ve iadei ferağda bulunulmak kaydıyla yapıldığı yolundaki iddiasını ancak yazılı delille ispat edebilir.
Davacı bu yönde yazılı bir delil getirmiş, değildir. Davacının davasını nitelendirme biçimine göre, olayda hata ve hileden söz etmek olanaksızdır. Bu durumda dava tanık dinlenilmesi de mümkün değildir. O halde, davanın reddine karar verilmek gerekirken aksi görüş ve düşüncelerle davanın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Davalının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin harcın iadesine, gelen temyiz eden vekili için 5000 lira duruşma vekalet ücretinin temyiz edilenden tahsiline 21.9.1982 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.