 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1982/3728
K: 1982/6195
T: 04.11.1982
DAVA : Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.2.1982 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi gereğince hükmen tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 1.4.1982 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresindeolduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra; dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : Arsa sahipleri geçerli bir sözleşme ile inşa edilecek binanın belirli bağımsız bölümlerini mütahhide ait olacağını kabul etmeleri ve müteahhidinde bu dairelerdn bir veya birkaçını üçüncü kişiye satış vaadinde bulunması halinde üçüncü kişi, gerek müteahhide, gerekse arsa sahipleri husumet yöneltmek suretiyle kendisine satış vaadolunan dairelerin tescilini isteyebilir.
Olayımızda davacılar, arsa sahipleri ile müteahhit arasındaki res'en düzenlenmiş inşaat sözleşmesine ve müteahhit ile kendileri arasındaki satış vaadi sözleşmesine dayandıklarına göre, istek dinlenebilir. Arsa sahipleri ile doğrudan doğruya davacılar arasında yapılmış bir sözleşme olmadığına değinilerek istek reddolunamaz.
Ancak, davanın görülebilmesi için diğer yasal koşulların yerine getirilmiş bulunması gerekir. Bu cümleden olarak öncelikle dava dilekçesinde iflas ettiği bildirilen müteahhit şirketin gerçekten müflis olup olmadığının saptanması, müflis ise ona ait bütün hak ve borçlar yasa gereği olarak iflas masasına intikal edeceği ve müflisin bu hak ve borçlar üzerinde tasarruf ehliyeti kalkacağı cihetle husumetin iflas masasına yöneltilmesi icabeder.
Öte yandan satış vaadine dayanan davacılardan Bilge ve Belgin'in bu sözleşmede adı geçen Recep'in mirascıları ise, bunu gösterir veraset belgesinin ibraz ettirilmesi, inşaat sözleşmesinin okunaklı örneğinin dosyaya konması, tapu kayıtlarının getirtilmesi, taraflarca ikame edilecek delillerin toplanması ve bundan sonra delillerin iddia ve savunma doğrultusunda takdiri ile bir sonuca varılması gerekir.
Bu yönler düşünülmeden yazılı gerekçelerle davanın reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA) peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 4.11.1982 gününde oybirliğiyle karar verildi.