 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1982/3463
K: 1982/3888
T: 27.05.1982
DAVA : Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonuda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Davacılar, babalarının borcundan dolayı haciz uygulanan taşınırların kendilerine ait olduğunu ileri sürüp hakediş için istemde bulunmuşlardır. Davalı alacaklı sava karşı koymuş ve davanın reddini dilemiştir. Merciice istem doğrultusunda karar verilmiş, hüküm davalı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir.
2 - Dava, hacizli mala hakediş istemine ilişkindir. Dosya içereğine, yapılan soruşturmaya göre eşyaların bulunduğu yerde borçlu (İ.E.)'nin oturduğu saptanmıştır. Davacılar, babalarının borcundan ötürü kendi mallarına haciz uygulandığını ileri sürmüşlerdir. Ne var ki, dinlenen tanık sözleri davanın kabulü için yeterli değildir. Gerçekten de İ.İ.K.md. 97 a'ya göre haciz uygulanan malların borçlunun elinde bulunduğu varsayılır. Anılan yasanın son fıkrası hükmünce, davacılar, malı ne yolla kazandıklarını ve borçlunun elinde bulunmasını gerektiren hukuksal ve eylemsel neden ve olayları göstermek ve bunları tanıtlamakla yükümlüdürler. Oysa tanık sözleriyle anılan yasa hükmü çevresinde davanın kanıtlandığı kabul edilemez. Üstelik sunulan faturalardaki tarihlerin, icra kovuşturmasının dayanağı olan bonolardaki vade tarihlerinden sonra olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, savın içtenlik taşımadığını göstermektedir. Öte yandan, davacılar, parasal olanağa sahip bulunduklarını da kanıtlamamışlardır. Öyleyle tanıtlanmamış olan davanın reddine karar verilmelidir. Merciin tüm bu yönleri gözetmemesi bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün, temyiz eden davalı alacaklı yararına BOZULMASINA, 27.5.1982 gününde oybirliğiyle karar verildi.