 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1982/2040
K: 1982/3283
T: 06.05.1982
DAVA : Milli Savunma Bakanlığı vekili avukat (G.E.) ile (A.Ö.) vekili avukat (F.S.) aralarındaki dava hakkında İzmir 1. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 1.6.1981 tarih ve 138-274 sayılı hükmün Dairenin 23.12.1981 tarih ve 6742-8406 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı avukatı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalıdan iki ihale arasındaki farkı kanuni faizi ile birlikte istemiştir.
Davalı sava karşı koyarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; 3.6.1974 günü verilen karar Yargıtay 4. Hukuk Dairesince bozulmuş, bozmadan sonra 8.6.1976 tarihli 978/288 Esas ve 236 Karar sayılı hüküm verilmişse de bu hükümde aynı dairece ilk bozmada gösterilen nedenlerle tekrar bozulmuş, tashihi karar talebinde reddedilmiştir. Dosya tashihi karardan 11.12.1978 günü dönmüş ve davacı 3.4.1981 tarihinde oturum günü tayini için baş vurduğundan, son kararla HUMK.nunun 409/2 ve 5. maddeleri gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, davacı yan kararı temyiz etmişse de dairemizce temyiz itirazlarının reddi ile onanmıştır. Onama kararına karşı davacı karar düzeltme yoluna baş vurmuştur.
Dosyanın Yargıtay'dan dönüşü üzerine yerel mahkeme 11.12.1978'de yürürlükte olan HUMK.nuna göre kendiliğinden tarafları duruşmaya çağırarak davayı incelemeye başlayamaz. Mahkemenin tarafları duruşmaya çağırabilmesi için, taraflardan birinin mahkemeye başvurması, özellikle posta giderini ödiyerek duruşma günü tayininin istemesine bağlıdır. Ancak böyle bir başvuru için dosyanın Yargıtay'dan geldiğinin bilinmesi gerekir. Tarafların usulen muttali olmadıkları bir işlemin onlar bakımından 409/2 deki bir aylık süreye başlangıç sayılmasına ve bunun doğal sonucu olarak 409/5 hükmünce davanın açılmamış sayılmasına usul hükümleri elverişli değildir. HUMK. daki anılan süre 11.12.1978 günü dosyanın Yargıtay'dan mahkemeye dönüşünü davacının öğrendiği günden işlemeye başlayacağının kabulü gerekir. Öyleyse davacının dosyanın Yargıtay'dan dönüşüne bilgisi olduğuna dair dosyada begle ve kanıt bulunmadığına göre, anılan süre işlemeye başlamaz. Bu nedenle onama kararının kaldırılarak, mahalli mahkeme kararının bozulması gerekir. SONUÇ : Açıklanan nedenlerle davacı yanın karar düzeltme taleplerinin kabulü ile onama kararının kaldırılarak, mahalli mahkeme kararının BOZULMASINA, 6.5.1982 gününde oybirliğiyle karar verildi.