 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1982/4597
K: 1982/4475
T: 08.11.1982
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul As. 3. Ticaret Mahkemesince verilen 11.6.1982 tarih ve 206/309 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı avukatı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, davalı şirkete sigortalı bulunan ve müvekkiline ait Talha Sabuncu tankerinin 24.5.1976 tarihinde İstinye'de yapılan muayenesinde pervane şaftının çatlak olduğunun belirlendiğini ve onarımı için parçanın 236.890 liranın davalı şirketten alındığını, ancak Lloyd tarafından düzenlenen raporda pervane şaftının yenilenmesi gerektiğinin bildirildiğini, bunun giderinin ise 2.071.204,50 lira olduğunu, davalı şirketin şaft kırılmasının sigorta teminatının dışında olduğunu, ancak seyir esnasında çatlaması dolayısıyla tazmininin gizli kusurun varlığı halinde söz konusu olabileceğinin bildirildiğini hasarın gizli kusur olduğunu, (tesbit edildiğini) belirterek 2.071.264,50 liranın tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, 2 yıllık zamanaşımının geçtiğini, ayrıca şaft değiştirme işinin sigorta teminatı dışında kaldığını ileri sürmüştür.
Mahkemece, iddia, savunma, ilgili belgelere göre, TTK.nun 1268. maddesine göre sigorta mukavelesinden doğan alacakların 2 yılda zamanaşımına uğrayacağı hükme bağlanmıştır. Davacı şaft değiştirilmesi ile ilgili talebini 31.1.1979 tarihinde yapmıştır. Buna davalı 18.4.1979 tarihli yazısı ile itiraz etmiştir. Dava ise, 23.2.1982 tarihinde açılmıştır, gerekçesiyle davanın zamanaşımı noktasından reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Hernekadar TTK.nun 1299. maddesinin yollaması ile 1292 ve 1268. maddeleri hükümleri gereğince sigortalının rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği tarihten itibaren 5 gün sonra zamanaşımı işlemeye başlar ve bu tarihten 2 yıl sonra alacak zamanaşımına uğrar ise de olayda davacının dava konusu tazminat için başvurusu üzerine davalı sigorta şirketi 4.6.1979 günlü cevabi yazısında isteği olumlu karşılayarak bu şekilde değişikliği tavsiye eden klas müessesesince bir yazısı gönderilmesini istemiştir. Bunu takiben de yine davacıya karşı yazılan 9.10.1979 günlü yazıda klas müessesesinin yazısı alındığı bildirilmiş ve fakat bu kez sadece dosyanın tamamlanması amacı ile olayla ilgili makine seyir jurnalinin gönderilmesi istenmiş ve ayrıca yeni şaft bedilinin ödenmesi halinde eski şaftın sigorta şirketine iadesi gerektiği belirtilerek muhafaza edilmesi istenmiştir. Davalı sigorta şirketi tarafından yazılan bu iki yazı, içerikleri itibariyle kabul ve ikrar niteliğinde olup, BK.nun 133/1. maddesi hükmü gereğince zamanaşımı kesilmiş ve BK.nun 133/1. maddesi hükmü gereğince zamanaşımı kesilmiş ve aynı yazanın 135/2. maddesi hükmü gereğince de işlemeye başlayan yeni zamanaşımı süresi 10 yıl olmakla dava açıldığı tarihte bu zamanaşımı süresi geçmemiş bulunduğundan mahkenenin zamanaşımı def'ini red ile esasa girip hüküm tesis etmiş olması gerekirken bu yolda hareket etmemiş olması bozmayı gerektirmiştir.
Kaldı ki, zamanaşımı geçmiş bile olsa davalı sigorta şirketi gerek yukarıda sözü edilen yazıları ile gerekse 27 Şubat 1960 günlü yazısından ve özellikle yazının son paragrafından belli şartların mevcudiyeti halinde tazminatı ödeyeceği intibaını davacıda uyandırmış, bu suretle zamanaşımının geçmesini sağlamış ve sonra da dava sırasında zamanaşımı def'ini ileri sürmüştür.
Bu suretle davalı sigorta şirketi iyiniyet kurallarına aykırı olarak davacıyı oyalamış olduğundan MK.nun 2. maddesi hükmü gereğince artık zamanaşımı def'ine dayanmak hakkını yitirmiştir. Bu nedenle de davalının zamanaşımı def'inin reddi ile esasa girilmek gerekirdi.
SONUÇ : Yukarıda gösterilen nedenlerle hükmün, temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine 8.11.1982 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.