 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1982/3754
K: 1982/3578
T: 20.09.1982
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Malatya Asliye 3. Hukuk Hakimliğince verilen 22.3.1982 tarih ve 12-196 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı avukatı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla bazı nevakısın ikmali için dosya mahalline gönderilmişti, bu kerre ikmalen gelmekle dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekilleri müvekkillerinin davalı bankanın Malatya Şubesinde (90.000) liralık hesabı bulunduğunu anacak kendisi Hollanda'da işçi olarak çalışmakta iken kimliği bilinmeyen kişi veya kişilerce sahte belge ve imza kullanılarak, Gaziantep Şubesinden 9.4.1975 tarihinde (500) lira ve 10.4.1975 tarihinde de Mersin Şubesinden (89.500) lirasının çekilmek suretiyle söz konusu hesabın kapatılmış olduğunu, 26.6.1975 ittila tarihinden itibaren müteaddit başvuru ve uyarılara rağmen davalının kusurluluğunu bile bile bu parayı ödemeye yanaşmadığını belirterek (90.000) liranın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekilleri cevap layihasında iddianın aksine söz konusu hesaptaki paraların, hesap sahibinin banka ve hüviyet cüzdanı ile pasaport numarasının tetkik edilerek ödenmiş olduğunu ve bu nedenle sahte imza ve belgelerle para çekilmesinden bahsedilemiyeceğini, davacı tarafça müvekkili bankaya paranın çekilmesinden üç ay sonra başvurulduğunu, bu durumda müvekkiline herhangi bir kusur izafesinin mümkün olmayıp şayet para başkaları tarafından çekilmiş ise bunda, hüviyet ve banka cüzdanı gibi yedinde bulundurulması gereken belgeleri iyi muhafaza etmiyen davacının sebebiyet verdiğini, ayrıca aralarındaki sözleşme hükümlerine göre, banka hesap cüzdanının kaybolma ve çalınması hallerinde gerekli ihbar mükellefiyetini de zamanında yerine getirmeyen davacının bu ihmali sonucu doğabilecek zarara katlanması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanılan delillere dayanak yapılarak davacının hesabındaki paraların çekiliş tarihlerinde Türkiye'de bulunmadığı anlaşıldığı, ancak banka cüzdanı ile nüfus cüzdanının çalındığı hususunda davalı bankaya bilgi verilmediği ve şikayet yoluna gidilmediği, davalı bankaca provizyon soruşturması ve kimlik kontrolü yapılarak banka ve hüviyet cüzdanlarının ibrazı üzerine ödemenin yapılmış olması nedeniyle kusur izafesinin mümkün olmadığı ve haksız fiil ile haksız iktisap unsurlarının da gerçekleşmediği gerekçesiyle sabit olmayan davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerden dolayı davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 20.9.1982 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.