 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1982/2942
K: 1982/3326
T: 08.07.1982
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul As. 2. Ticaret Mahkemesince verilen 24.3.1982 tarih ve 19/2879 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı avukatı tarafından istenmiş olmakla, işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, vekil edenince kiracı olarak bulunduğu lokantayı demir başlarıyla birlikte devir anlaşması karşılığı olarak davalıya 15.11.1981 günlü 300.000 liralık çek verildiğini, ancak davalının işletme devrini sağlamadığı halde karşılıksız kalan ve yasal ibraz süresi de geçtiğinden cayılmış bulunan çeki ibraz süresinden sonra ibraz ve daha sonra takibe koyduğunu bildirerek, sözkonusu çek nedeniyle borçlu bulunmadığının saptanmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, muhatabı İş Bankası Kuledibi Şubesi olan çekin ciro edilmesi nedeniyle, Derince'deki hamilince bu yer şubesine süresinde ibraz edildiğini, icrada imzayı inkar eden davacının kötü niyetli olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacı savının, karşılıksız ve yasal sürede ibraz edilmemesi nedeniyle çekten cayılması nedeniyle menfi tesbit istemlerine dayalı olduğu, keşide yeri ve muhatap bankanın bulunduğu yer ilişkisi itibariyle dava konusu çekin 10 günlük ibraz süresine bağlı bulunduğu, yasal sürede ibraz bulunmaması ve itiraz süresinden sonra cayılmış bulunmasına göre ibraz bulunmaması ve itiraz süresinden sonra cayılmış bulunmamasına göre hamilin, keşideci ve cirontalara başvuru hakkı bulunmadığı, yasal ibraz süresinden sonra çekten cayılarak kambiyo ilişkisini ortadan kaldırdığına göre, karşılıksız savının sonuca etkili olamıyacağı, davalının temel bu ilişkisine dayalı olarak dava açmakta özerk olduğu gerekçesiyle takip konusu çek nedeniyle davacının borçlu bulunmadığının saptanmasına karar verilmiştir.
Hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, çekin ödeme ve keşide yeri aynı yer olmasına göre on gün zarfında ibraz edilmesi gerekmesine (TTK. 708/1), çekin muhatabın bulunduğu yerden başka bir yerde ibrazının bu kuralı değiştiremiyeceğine TTK.'nun 711. maddesi hükmü gereğince, keşideci davacı ibraz süresinden sonra ve fakat ibrazdan öncek çekten caymış olmasına göre muhatabın ödeme yükümlüğünden kurtulmuş olmasına, bu durumda, hamilin, cirontalar ve keşideciye müracaat edebilmesi için süresinde çekin ibraz edilmiş olması ve bu müracaatın sonuçsuz kaldığının muhatap tarafından tarihli bir beyanla yazılmış olması veya takas odasının aynı şekilde yazılı beyanla yahut resmi bir protesto belgesiyle ödememe keyfiyetinin tesbit edilmiş olmasına bağlı olup (TTK. 720) olayda sürede ibraz durumunun mevcut bulunmamasına göre, hamil davalının davacı keşideciye çeke dayalı müracaat hakkının düşmüş olmasına göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 8.7.1982 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.