 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1982/2235
K: 1982/2756
T: 8.6.1982
6762/m.117,1301
Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul As. 1. Ticaret Mahkemesince verilen 29.1.10982 tarih ve 2064/322 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı avukatı tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 8.6.1982 gününde davacı avukatı T.Y. ile davalılar avukatı R.N. gelip temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması duruşmadan sonraya bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği konuşulup, düşünüldü:
KARAR : Davacı sigorta şirketi vekili dava dışı T.Z.D.K.'na ait ve müvekkiline sigortalı gübrenin davalının acentası olduğu donatanın gemisinden hasarlı olarak tahliye edildiğini noksan çıkan 5.100 kg. gübre bedeli 421.003 liranın sigortalısına ödendiğini ileri sürerek ödenen meblağın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevabında, müvekkilin davalı acentanın acentası olmadığını sadece tahliye işleminde temsil ettiğini ileri sürerek husumet itirazında bulunmuş, ayrıca, malın liman idaresi tarafından tahliyesi sırasında oluşan hasarından müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını savunmuştur.
Mahkemece toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna dayanılarak davalının acenta olduğu görüşüyle husumet itirazı reddolunmuş ve davanın aynen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1 - Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davalı Ş. Vapur Acentası A.Ş.'nin 16.1.1981 tarihli olaylar çizelgesini ( Statement of fact ) bizzat acenta sıfatıyla imzalamış bulunmasına ayrıca, dosya kapsamından yabancı donatan veya taşıyıcının Türkiye'de merkez veya şubesi bulunmadığının anlaşılmasına ve davalının yabancı ticari işletmenin name ve hesabına yaptığı işlemlerden dolayı TTK.nun 117. maddesinin 3. bendi hükmüne nazaran ( acenta ) olarak sorumlu tutulması gerekmesi icap ettiğine göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen ve aşağıdaki bent dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2 - Ancak, davalı vekili tarafından mahkemeye sunulan deliller arasında sigortalayan, mal sahibi Türkiye Zirai Donatım Kurumu Trabzon Bölge Müdürlüğünün imzasını ve mahkemece hükme dayanak olan ( kargo raporu ) ile aynı tarihi taşıyan yük tesellüm belgesinden ( cargo Receipt ) malın tamamı olan 117.000 torba gübrenin tamamen tesellüm edildiği bildirilmiş bulunmaktadır.
Davalı vekili tarafından ibraz edilen bu belgelere mahkemece ve ne de bilirkişi kurulunca ( kargo raporu ) karşısındaki değeri incelenip tartışılmamıştır. Bu nedenle bu belge hakkında davalıdan diyeceği sorulduktan sonra gerektiğinde malın alıcısı kurumundan da bu husus araştırılarak ve yine gerektiğinde bilirkişi kurulundan da bu konuda ek rapor alınarak ve hasarın taşıma sırasında değil de boşaltma sırasında olduğuna dair savunmanın ispat külfetinin davalıya ait olduğu hususu da gözönünde tutularak, bu belgenin davacı sigortacının TTK.nun 1301. maddesi hükümleri dahilinde ( halefiyet hakkını ) bertaraf eden bir belge olduğu yolundaki bu savunma da incelenip, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bu yöne ilişen savunma ve belge gereği gibi incelenmeden noksan incelemeyle hüküm verilmesi doğru görülmediğinden davalı vekilinin bu yöne ilişen temyiz itirazının kabulü ile hükmün bu yönden bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1 numaralı bendde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak 2 numaralı bendde açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 5000 lira duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ve ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine 8.6.1982 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.