 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1981/780
K: 1982/131
T: 19.02.1982
DAVA : Taraflar arasındaki "Yönetim Planına Uyulmasının Sağlanması" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 3.3.1981 gün ve 1052-169 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 11.5.1981 gün ve 2910-5402 sayılı ilamı: (...Dava kat mülkiyetine geçilmiş bir ana yapıya ait yönetim planın 5. maddesinde kat maliklerinin kendi bağımsız bölümlerinde köpek beslemelerinin yasaklanmış olmasına karşın, kat maliki davalının kendi dairesinde köpek beslediğinden söz edilerek bunun önlenmesi istemine ilişkindir. Dosyada bulunan yönetim planının 5. maddesindeki hüküm şöyledir : (Kat malikleri kendi bağımsız bölümleri ile eklenti ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kaidelerine uymak, diğer kat maliklerini rahatsız edecek hareketlerden kaçınmak zorundadırlar. Bu esaslara uygun olarak kat malikleri kendi bağımsız bölümlerinde kedi, köpek, tavuk gibi hayvanları besleyemezler). Maddenin yazılış şeklinden de anlaşıldığına göre; kat maliklerinin biribirlerini rahatsız etmemeleri hali, bir kural olarak kabul edilmiştir. Böyle olunca, yönetim planının anılan maddesine aykırı davaranıldığının ileri sürülebilmesi için, sadece köpek beslenmesi yeterli olmayıp, beslenilen köpeğin, diğer kat maliklerini rahatsız ettiğinin de saptanması gerekecektir. Rahatsız edilmediğinin belirlenmesi halinde, hayvan sevgisi gibi insancıl bir duyguya saygı gösterilmesinin, uygar bir toplumdaki yaşamın gereği olduğuda düşünülerek davanın reddi gerekir. Nitekim, davacı ve davalı tarafın dinlettiği tanıklar bu konuda rahatsız edildiklerine dair herhangi bir anlatımda bulunmamışlardır. Bu durumda mahkemece dar bir yorum yapılarak, sadece yönetim planındaki köpek beslenemez hükmüne dayanılarak davanın kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Bilindiği üzere, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 26. maddesi hükmüne göre "yönetim planı", bütün kat maliklerini bağlayan bir sözleşme hükmündedir.
Davacıların maliki bulundukları tapuda kayıtlı apartmana ait tescilli yönetim planının 5. maddesinde ise aynen (Kat maliki, kendi bağımsız bölümleri ile eklenti ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kaidelerine uymak, diğer kat maliklerini rahatsız edecek hareketlerden kaçınmak zorundadırlar. Bu esaslara uygun olarak, kat malikleri kendi bağımsız bölümlerinde kedi, köpek, tavuk... gibi hayvanlar besleyemezler) hükmü yer almış bulunmaktadır. Gerek davacılar ve gerekse davalı tarafından dinletilen tanıkların birbirini tamamlayan beyanlarına göre; davalı Fatma Çiçek Ural'ın kendi dairesinde beslediği köpeğin gece-gündüz belirli ve belirsiz zamanlarda ev içinde ve balkonda havladığı ve sahibi tarafından gezdirilmek üzere sokağa götürülüp getirilirken, orayı -burayı kirlettiği ve çocukların ortaboydaki bu siyah köpekten korktukları ve bu suretle davalıya ait köpeğin apartman sakinlerini ve özellikle davalıya yakın dairelerde oturan davacıları rahatsız ettiği anlaşılmaktadır.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 18 ve 25/a ve c bentleri hükümlerinde de anlaşılacağı üzere; kanun koyucu mesken olarak kullanılan ve kat mülkiyetine tabi olan yerlerde oturanların herşeyden önce huzur ve sükun içinde oturmalarını sağlamayı ve birbirlerini rahatsız edici her türlü hareketi bertaraf etmeyi öngörmüş bulunmaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun yerleşmiş içtihadı da bu doğrultudadır. (HGK. 10.11.1973 gün E. 1971/5-210, K. 1973-854).
Dava konusu olayda yönetim planının 5. maddesi ile kat maliklerinin, kendi bağımsız bölümlerinde (...kedi, köpek ve tavuk gibi hayvanları...) beslemeleri açıkça men'edilmiş bulunması itibariyle 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun yukarıda değinilen 26. maddesi hükmüne göre, davalı ile diğer bütün kat maliklerinin söz konusu maddenin açık hükmü karşısında bu men hükmüne aynen uymak zorunluluğu altında bulunduklarının kabulü gerekir.
O halde, yukarıda açıklanan nedenlerle mahalli mahkemenin davanın kabulüne ilişkin direnme kararının onanması cihetine gidilmiştir.
SONUÇ : Temyiz itirazlarının reddiyle, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcından 200 lira temyiz ilam harcının mahsubuyla arta kalanın istek halinde davalıya geri verilmesine, 19.2.1982 gününde oyçokluğu ile karar verildi.