Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E:1981/6-715
K:1982/670
T:02.10.1981
* TEBLİĞ
* ESKİ HALE GETİRME
ÖZET : Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa dahi muhatabı tebliği öğrenmişse [muttali olmuşsa] geçirlidir.
Temyiz süresinin geçirilmiş olması halinde temyiz koşullarına uygun olarak Yargıtay'a başvurmak ve eski hale getirme isteğinde bulunmak gerekir.
Tebliğin usulsüz yapıldığına ilişkin bir iddia eski hale getirme istemine konu yapılamaz.
(1086 s. HUMK m. 167, 169, 170)
(7201 s. Tebligat K m. 32)
Taraflar arasındaki "tahliye ve alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (İstanbul 2. Sulh Hukuk Mahkemesi)nce davanın kabulüne dair verilen 9.4.1980 gün ve 1165-422 sayılı kararın incelenmesi davalı tarafından istenilmesi üzerine; Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 31.10.19:80 gün ve 5277-9201 sayılı ilamıyla t... Davacı, taraflar arasında mevcut kira sözleşmesinde aylık kira bedeli 1750 lira ise de sonradan 2000 liraya çıkarıldığını ve Nisan 1979 ayı kirası için 250 lira noksan ödendiğinden 17.5.1979 tebliğ tarihli ihtarın ve Mayıs, Haziran aylarına ait kiranın da 250 şer liradan 500 lira noksan ödenmesi ile 26.6.1979 tebliğ tarihli ihtarın çekildiğini ve bu suretle bir kira yılı içindeki haklı ihtar yapıldığını beyanla kiralananın boşaltılmasını ve Temmuz ayı için noksan ödenen 250 lira da nazara alınarak 1000 liranın tahsilini istemiştir.
Davalı ise, kira aktine göre aylık kiranın 1750 lira Olduğunu, 2000 liraya artırılmadığını ve, davacının ricası üzerine yardım olsun diye bir kaç ay 2000 liradan ödeme yapılmışsa da bu fazla ödemelerin anlaşma .gereğince yakıt paralarına mahsup edildiğini bu hususu dosyada mevcut makbuzlarla ispat edeceğini savunmuş ve davacı kiranın 2000 liraya artırıldığına dair 5. İcra Memurluğu'nca yapılan icra taklibine dayanmıştır.
Dosya arasında bulunan 1.7.1976 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira aktinde aylık kira 1750 liradır. Bu kiranın artırıldığı hususunda icra dosyasından başka yazılı bir belge bulunmamaktadır. Davacı, kiranın 2000 lira olduğuna dair başka bir delil ibraz etmemiştir. Dosyada mevcut İstanbul 5. İcra Hakimliği'nin 1978/860 sayılı dosyasında kiranın 2000 lira bulunduğu hakkında açık bir ikrarı yoktur. İcra dosyasındaki beyanı ile bu dava dosyasındaki savunması aynı nitelikte olup bu savunmayı yakıt parası daha evvelce davalı tarafından yatırılırken sonradan 2 aylık kiranın davacı tarafından yatırılması savunmayı teyit etmiştir. icra tetkik merciince verilen kararda kiranın 2000 lira bulunduğu kabul edilmemiş, aksine aylık kiraların süresinde ödenip temerrüdün doğmadığı belirtilmiştir. Bu durumda icra dosyasında aylık kiranın 2000 lira bulunduğunun kabul edildiği söylenemez. davalı ise aylık kiraları sözleşmedeki aylık 1750 liradan ikametgahta ödemiş bulunduğundan, ihtarlar haklı bulunduğundan, ihtarlar haklı bulunmamaktadır. Bu nedenlerle davanın reddine karar verilmek gerekirken...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: davalı.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Davalı tarafından temyizen incelenmesi istenen İstanbul 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 11.2.1981 gün ve 1365-103 sayılı direnme kararının tebliğine ilişkin belge incelendikte; tebligatın, davalı vekilinin adresine gönderildiği ve 12.3.1981 gününde (muhatabın daimi katibi Kemale) tebliğ edilerek, tebliği yapan memur ile tebellüğ eden kişi tarafından imzalanmış bulunduğu anlaşılmıştır. Bu şekildeki tebliğ işlemi kanun ve tüzük hükümlerine uygundur (Tebligat Km. 11, 17; Tüzük m. 15, 23). Dosyaya, tebliği kabul eden kişinin avukatın katibi olmadığını kesin olarak kanıtlayacak herhangi bir delil ibraz edilememiştir. davalı vekilinin mahalli mahkemeye verdiği ve eski hale getirme isteğine ilişkin bulunan 7.4.1981 tarihli dilekçeye ekli belgelerin de, (SSK.mahalle muhtarlığı, emniyet komiserliği ve han müdürünün aynı tarihli yazıları) nitelik ve içeriklerine göre, iddiayı ispata elverişli bir delil olarak kabulü mümkün değildir. 0 halde, direnme kararının 12.3.1981 gününde davalı vekiline tebliğ edilmiş olduğunu kabul etmek gerekir. Temyiz dilekçesi 25.6.1981 tarihinde verilmiş olduğundan yasal temyiz süresi geçirilmiştir.
Kaldı ki; bir an için yapılan tebliğ işleminin geçersiz Öldüğü kabul edilse bile sonuç yine değişmeyecektir. Çünkü, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa dahi, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteberdir. Muhatap her ne suretle olursa olsun tebligatın münderecatını Öğrenirse tebliğe muttali olmuş sayılır (Tebligat Km. 32; Tüzük m. 51). davalı asil ve vekili, mahkemeye verdikleri 7.4.1981 tarihli dilekçelerinde, mahkemenin direnme kararının tebliği işleminin geçersiz olduğunu, 4.4.1981 günü tebliğ edilen icra ve tahliye emri ile muttali olduklarını ileri sürerek eski hale getirme talebinde bulunmuşlardır. O halde, en geç bu tarihte, geçersiz olduğu iddia edilen tebligatı Öğrenmiş oldukları kabul edilmek gerekir. Direnme kararı ise 25.6.1981 tarihinde temyiz edildiğine göre, bu halde dahi temyiz isteği süresinde yapılmamıştır.
Yukarıda da değinildiği gibi, davalı vekili 7.4.1981 tarihli dilekçesinde tebligatın geçersiz olduğunu ileri sürerek mahkemeden eski hale getirme talebinde bulunmuştur. Oysa temyiz süresinin geçirilmiş olması halinde, temyiz şartlarına uygun olarak Yargıtay'a başvurmak ve eski hale getirme isteğinde bulunmak gerekir (HUMK. m. 169, 170). Kaldı ki, tebliğin usulsüz yapıldığına ilişkin bir iddia eski hale getirme talebine konu yapılamaz. Çünkü, eski hale getirme talebi, belli bir sürenin elde olmayan sebeplerle geçirilmiş olması yüzünden düşmüş olan hakkın iadesi amacına yönelik bir yoldur (HUMK.m. 167 ve son). Tebligat usulsüz ise, muhatabın Öğrendiği tarih tebliğ tarihi sayılacağından, temyiz süresi o tarihten itibaren işlemeye başlayacaktır. Bu durumda ise, süre geçirilmiş olmadığı için eski hale getirme istenemez. Yapılacak iş, o tarihten itibaren yasal süre içinde temyiz hakkını kullanılmaktan ibarettir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalının yasal süreyi geçirdikten sonra vermiş olduğu temyiz dilekçesinin reddi gerekir.
Sonuç: Temyiz dilekçesinin süre aşımından (REDDİNE), peşin harcın İstek halinde geri verilmesine, 2.10.1981 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini