 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1981/676
K: 1983/1305
T: 14.12.1983
DAVA : Taraflar arasındaki "tahliye" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ayvalık Sulh Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 14.10.1980 gün ve 1980/204 - 1980/420 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 20.3.1981 gün ve 1980/12377 - 1981/4718 sayılı ilamı ile, "... Taraflar arasında dosyaya ibraz edilen yazılı kira sözleşmesinden evvel kira ilişkisinin bulunduğu ve akdin baştanberi davalının kayınvalidesi ve baldızının aile efradı ile birlikte kiralananda ikamet ettiği anlaşılmıştır. 1.11.1978 tarihli yeni sözleşme ile kiralananda davalının karısının ve bir çocuğunun ikamet edeceği özel şartlara konan bir madde ile tasrih edilmiştir. Ancak kira başlangıcından beri birlikte ikamet eden baldız ve kayınvalide sözleşmeye konan bu hükme rağmen, kiralananda oturmaya devam etmiş bunu bilen davacı hiç ses çıkarmamıştır. Yazılı kira sözleşmesinden 9 ay kadar sonra 24.9.1979 tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile sözleşmedeki bu hüküm hatırlatılarak kayınvalide ve baldızını kiralanandan çıkarılmasını istemiştir. İhtarda belirtilen süre içinde muhalefet giderilmemiş, davacı aynı şekilde ses çıkarmıyarak, yani dava hakkını kullanmayarak dönemi geçirmiş ve yeni dönemde 28.4.1980 tarihinde bu davayı ikame etmiştir. Böylece yazılı kira sözleşmesindeki bu hüküm zımnen kaldırılmış bulunmaktadır. Yazılı kira sözleşmesinin aksinin yine yazılı bir sözleşme ile isbatı zorunlu değildir. Kaldı ki doğan hakkını normal sürelerde kullanmayan davacı bu davayla objektif iyi niyet kurallarına da uygun hareket etmemiştir. Böylece kötü niyetle bulunmaktadır. Medeni Kanunun 2. maddesi uyarınca kötü niyetin himayesine kanunen imkan yoktur. Bu yönler nazara alınarak sabit olmayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksi görüş ve düşünce ile davanın kabulü Usul ve Yasaya aykırıdır..." gerekçesile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden : Davalı vekili.
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle, sözlü olarak yapılan kira sözleşmesinin uygulanma biçimine ve davalının kayınvalidesi ile baldızının ilk günden itibaren davalı ile birlikte oturmakta bulunmasına ve daha sonra 1.11.1978 gününde yazılı kira sözleşmesi yapılırken, kira koşullarının 6570 sayılı Yasanın 9. maddesi hükmünce kiracı aleyhine ağırlaştırılamayacağına göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda ve Özel Daire bozma kararında gösterilen sebeplerden dolayı BOZULMASINA, birinci görüşmede gerekli çoğunluk sağlanamadığından 14.12.1983 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verild@