 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1981/616
K: 1984/75
T: 08.12.1984
DAVA : Taraflar arasıdaki "muaraza ve müdaalenin men'i" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Asliye 10. Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 9.6.1976 gün ve 1971/145-1976/281 sayılı kararın incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 10.6.1977 gün ve 82-1319 sayılı ilamı: (... Davacı Şerif tuğrul tarafından dava İstanbul Asliye 2. Ticaret Mahkemesine açılmıştır. 9.12.1970 günlü oturumda T.T.K.nun 5. maddesi doğrultusunda iş alanı itibariyle dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, taraflara duyurulmuş, ayrıc anılan karar davacı vekili Avukat Rauf Akün'e usulen 5.2.1971 tarihinde tebliğ edilmiştir.
H.U.M.K.nun 193. maddesinde ve bu konudaki 11.10.1976 gün 5/5 sayııl Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararında belirtildiği gibi 10 gün içinde dilekçeli ile görevli Asliye Mahkemesine aşvurulmak gerekmektedir. İş alanı itirazının benimsenmesi üzerine verilen gönderme kararını tefhim ve üstelik tebliğ tarihinden itibaren belli edilen sürenin geçmesinden sonra davacı vekilinin 17.3.1971'de başvurduğu anlaşıldığından,davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek gerekir. Davalı vekili bu yönü itirazen ileri sürdüğü gibi 10 günlük süre hak düşürücü nitelikte bulunduğundan mahkemece re'sen gözönünde tutulması zorunludur. Hal böyle olunca H.U.M.K.nun 193/4. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi yerine işin esasına girilmesi usul ve yasaya aykırıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarfların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Huku Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken öcneki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalılar vekillerinin temyiz itirazlarını kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 8.12.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.