 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1981/429
K: 1983/200
T: 02.03.1983
DAVA : Taraflar arasındaki "tahliye" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 4. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 29.7.1980 gün ve 980/137-1078 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 22.1.1981 gün ve 9246-734 sayılı ilamı ile, "... 1 - Taraflar arasındaki ilk kira sözleşmesi 1.6.1975 başlangıç tarihli ve 5 yıl sürelidir. Taraflar arasındaki bu sözleşme devam ederken ilk mukavele tarafların serbest iradesi ile ortadan kaldırılmış, 1.1.1978 başlangıç tarihli iki yıl süreli yeni bir mukavele yapılmıştır. Sonradan yapılan bu mukavelede kiracı sözleşmenin hitamında kiralananı kayıtsız şartsız tahliye edeceğini kabul ve taahhüt etmiştir. Bu kabul ve taahhüt kiracı kiralananda otururken verildiğinden ve davalının serbest iradesine dayandığından geçerlidir. Yapılan taahhüt kira sözleşmesinin şartlarında değişiklik yapmadığından 6570 sayılı Kanunun 9. maddesinin de olayda uygulama yeri yoktur. Davalı doğrudan doğruya ait şartlarında değişiklik yapmadan kiralanandan çıkmayı taahhüt etmiştir. Bu cihet gözönünde tutulmadan geçerli bulunan taahhüdün geçersiz olduğu kabul edilerek yazılı şekilde red kararı verilmesi,
2 - Davacı dava dilekçesinin olayları izah eden 4. bendinde, gerek taahhüt mucibi ve gerekse müvekkilinin mecura olan ihtiyacı sebebiyle işbu davayı açtıklarını açıklıkla bildirmiş ve neticeyi talep kısmının 2. bendindeki talep de bu hususa yönelik bulunmuştur. Yargılamada ihtiyaç nedeniyle dava açmadıkları hakkında sarih bir beyanları yoktur. Taahhüt nedeniyle dava açıldığı hakkındaki beyanları ihtiyaç iddiası nedeniyle dava açılmadığını belirtir nitelikte değildir. Bu durumda ihtiyaç sebebine de dayanılarak ve bu nedenle de inceleme yapılmak gerekirken aksinin kabulü ile ihtiyaç nedeniyle açılan davanın incelenmemesi usul ve kanuna aykırıdır..." gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden : Davacı vekili
KARAR : Tarafların karşılıklı idida ve savunmalarına, dosyadaki kanıtlara ve gösterilen gerektirici nedenlere göre Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen sebeplerden dolayı BOZULMASINA 2.3.1983 gününde oybirliğiyle karar verildi.