Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1981/289
K: 1982/473
T: 05.05.1982
DAVA : Taraflar arasındaki "Kat Mülkiyeti Kanunu'na aykırı kullanıma son verilmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (İstanbul 2. sulh Hukuk mahkemesi)'nce davanın reddine dair verilen 10.07.1980 gün ve 92/1050 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'nin 29.09.1980 gün ve 6999/6619 sayılı ilamıyla, (... Dava konusu taşınmazda mesken olarak kayıtlı bodrum katında bulunan bağımsız bölüm..... Bankası ile yapılan kira sözleşmesi sonucu işyeri olarak kiralanmıştır. Bankalar büro niteliğinde kabul edilemeyeceğinden ve bunların dükkan gibi vasfı üstün görüldüğünden bu şekilde kiraya verilemeyeceği düşünülmeden yazılı şekilde açılan davanın reddine karar verilmesi doğru değildir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: Davacı vekili,
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : (İstanbul-Nişantaşı) Vali Konağı Caddesi'nde bulunan ve 1967 yılında kat mülkiyetine çevrilmiş olan dokuz katlı, biri mağaza ve sekizi mesken olmak üzere tapuda kayıtlı, dokuz bağımsız bölümden oluşan apatmanın (mağaza) olarak kayıtlı zemin katı ile bu katın altında bulunan (mesken) olarak kayıtlı bodrum katın davalılardan Meliha tarafından 12.06.1977 günü sözleşmeyle banka şubesi olarak kullanılmak üzere diğer davalı İş Bankası'na beş yıl süreyle kiraya verilmiştir.
Aparatmanın beşinci katını oluşturan (7) numaralı bağımsız bölüm maliki olan davacı, 12.01.1980 ve 14.01.1980 gününde davalılara tebliğ ettirdiği ihtarnamelerle, davalı bankanın kirası altında bulunan bodrum katın (lokanta ve yemekhane) olarak kullanıldığından bahisle, bu şekilde kullanılmaya kendisinin muvafakatı olmadığını beslenme yeri olarak kullanılmaya son verilmediği takdirde (tahliye davası) açacağını bildirmiş ve ihtarnamelere cevap verilmemesi üzerine de (Kat Mülkiyeti Kanunu)'nun 24/2. maddesine dayanarak (bordum katın beslenme yeri olarak kullanılmasına son verilmesi için davalı bankaya münasip bir süre tanınması ve mahkemece tayin edilecek süre içerisinde yasaya aykırı olan kullanılmaya son verilmediği takdirde tahliye kararı verilmesi) istemiyle (19.02.1980 günü dilekçeyle) bu davayı açmıştır.
Kiralayan durumundaki davalı Meliha, davanın yerinde olduğunu, kendisinin de kiracı bankaya karşı 6. Sulh Hukuk Mahkemesi4nde (tahliye davası) açtığını bildirerek, halen görülmekte olan söz konusu dava ile ilgili delil tesbiti raporunu ibraz etmiştir.
Davalı ..... Bankası vekili ise, müvekkili bankanın bir başka şubesinden pişirilip, özel kaplar içinde getirilen ve bu şubede çalışan memurlara ayrılan yemeğin sadece (öğle) üzerleri davaya konu olan yerde yenildiğini, şube memurlarından başka hiç kimsenin yemeğe alınmadığını, savunmuştur.
Davalı Meliha'nın ibraz ettiği 21.01.1980 günlü delil tesbiti raporunda, "... bodrum katına yine bankanın kirası altındaki zemin kattan bir merdivenle inildiği, bir salon, mutfak, bir oda ve müştemilattan ibaret olan bu bağımsız bölümün salonuna 10 adet dörder kişilik yemek masası ve bir buzdolabı konularak bu kısmın yemekhane olarak kullanıldığı, mutfak ile salon arasındaki bir servis bankosu bulunduğu, koridor üstündeki odanın ise, banka evrakının muhafaza edildiği arşiv olarak kullanıldığı..." belirtilmiştir.
Mahkemece; bu maddi olgular değerlendirilerek, (ortada kira sözleşmesine ve Kat Mülkiyeti Yasası'na aykırılık bulunmadığı kabul edilmiş ve taşınmazın bulunduğu İstanbul gibi büyük şehirlerdeki hayat ve ulaşım koşullarının zorluğu nedeniyle memurların öğle yemeklerinin çalıştıkları kurum veya dairelerce sağlanan yerlerde yenilmesinin zaruret ve gelenekleşmiş bir uygulama haline geldiği, bu itibarla davanın kabulünün mümkün olmadığı) gerekçeleriyle, reddi cihetine gidilmiştir.
Davacı vekilinin temyizi üzerine mahkeme kararı, özel dairece mahkeme, ilk kararında gösterdiği gerekçelere ve ayrıca davada taşınmazın (işyeri olarak kiralanmayacağı) iddiası olmadığı halde, özel dairece, sanki böyle bir iddia ileri sürülmüşcesine bozma yapılmasının da doğru olmadığı nedenlerine yer vererek, önceki kararında direnmiştir.
Gerçekten de, davaya konu olan bağımsız bölüm, üzerindeki mağazayla birlikte banka şubesine (işyeri) olarak kullanılmak üzere 12.06.1977 başlangıç günlü sözleşmeyle kiralandığı halde, davacı kat malikinin 1980 yılına kadar bu duruma ses çıkarmaması ve ancak bundan sonra yemekhane olarak kullanılmaya muvafakatı olmadığını ileri sürmesi olgusu, davacının (banka şubesi) olarak kiraya verilme eylemine karşı çıkmadığının kabulünü gerektirir. Nitekim dava dilekçesinde de öncelikle, eski hale getirilmesi için davalı bankaya mehil tanınması ve bu mehil içerisinde eski hale getirilmediği takdirde tahliyeye karar verilmesi istenmiştir. Davacının bu davranış ve istemi birlikte değerlendirildiğinde asıl amacın, bordum katın, (beslenme yeri) olarak kullanılmasını engellemekten ibaret olduğu açıkca anlaşılmaktadır. Öyle ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın bu açıdan ele alınması ve mahkeme kararnın buna göre değerlendirilip incelenmesi zorunludur.
Davaya yasal dayanak yapılmak istenilen Kat Mülkiyeti Kanunu-4nun 24. maddesinin ikinci fıkrasında; "Ana gayrimenkulün, kütükte mesken olarak gösterilen bağımsız bir bölümünde sinema, tiyatro, kahvehane, gazino, pavyon, bar, kulüp, dans salonu ve mesali gibi eğlence ve toplantı yerleri ve fırın, lokanta, pastahane, süthane gibi gıda ve beslenme yerleri ve imalathane, boyahane, basımevi, dükkan, galeri ve çarşı gibi yerlerin ancak kat malikleri kurulunun oybirliğiyle verecekleri kararla açılabileceği" öngörülmektedir.
Olayda, bu hükmün yasaklama kapsamına aldığı bir durum mevcut bulunmamaktadır. Kiralanan asli kurllanımı bakımından, ilk kiraya verildiği durumunu esas itibariyle muhafaza etmektedir. Nitekim, davalı Meliha'nın ibraz ettiği ve davacı tarafından da dayanılan tesbit raporunda da belirtildiği üzere, davaya konu olan bodrum kat halen dahi banka arşivi olarak kullanılmaktadır. Bu katın salonuna yalnız o şubede çalışan memurların (öğle) üzere yararlanmaları için yemek masası konulması ve memurların burada sadece (öğle) yemeği yemeleri, bağımsız bölümün (beslenme yeri) veya (lokanta) olarak kullanıldığı şeklinde kabul edilemez. Çünkü, tapu sicilinde (mesken) olarak yazılı bodrum katın ve vasfını kaybettiğinin kabul edilebilmesi için oraya hariçten, yani o banka şubesinde çalışanların dışıhnda kalan kimselerin gelip onlarla birlikte yemek yemeleri ve bu suretle aynı binada oturan diğer kat maliklerini bu (geliş-gidişleri) sırasında rahatsız edip onları (uzursuz) bırakmaları ve hatta onların hareket serbestilerini kısıtlamaları gerekir. Halbuki, dava konusu olayda ise, topu sicilinde (mağaza) olarak kayıtlı olup davalı bankanını (şube) olarak kullandığı bölümün içinde aşağı kattaki (bodruma) açılan özel yerden bir merdivenle inildiği ve bu suretle de dava konusu bodrum katının (mesken) olma özelliğini aynen muhafazaya özen gösterildiği ve o bankada çalışan memurların (genel koridorla irtibatı olmayan ve mesken mahrumiyetini zedelemesi mümkün bulunmayan) şube içindeki özel merdivenden aşağıya inerek (hariçten pişmiş olarak gelen) yemekleri sadece (öğle) vakti yemekle yetindikleri ve ayrıca o kısmın yine (kira akdi gereğince) davalı bankanını arşivi olarak kullanıldığı ve fazla evrakının o kata yerleştirilen dolaplarda eskisi gibi muhafaa edildiği, o maksatla kullanılmakta devam olunduğu anlaşılmaktadır.
Diğer yandan, kiralayan durumundaki davalı Meliha'nın, davadaki durumu da dikkat çekici görülmektedir. Bu davalının, sulh mahkemesinde bankaya karşı tahliye davası açmış olduğu gözönünde tutulduğu takdirde, tahliyeyi sağlamak için bu davada da davacı kat maliki ile aynı paralelde hareket ettikleri ve dava açısından işbirliği halinde oldukları olayların akışından ve davadaki tutumlarından anlaşılmaktadır. Bu itibarla, davalı Meliha'nın davayı kabul niteliğindeki beyanlarının diğer davalı banka açısından herhangibir hukuki sonuç doğurmayacağı da kuşkusuzdur.
O halde, yasal dayanaktan mahrum olduğu kadar, iyiniyet kurallarıyla da (MK. m. 2) bağdaşmayan bu davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun görüldüğünden, direnmesi kararı onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle direnme kararının (ONANMASINA), gerekli temyiz ilam harcı peşin alınmış olduğundan başka harç alınmasına mahal olmadığına 05.05.1982 gününde ikinci müzakerede oyçokluğuyla karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini