 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1981/1061
K: 1984/100
T: 10.02.1984
DAVA : Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Asliye 12. Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 31.3.1980 gün ve 1977/115 - 1980/126 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 6.11.1980 gün ve 5171-5660 sayılı ilamı: (.. Davacı, dairesinde, davalının kiracı olarak oturduğu sırada yangın çıktığını, bunun sonucunda dairede 8.135,92 TL. zarar meydana geldiğini, yangın çıkış nedeninin belli olmamakla birlikte bundan kiracının sorumlu olduğunu ileri sürerek 8.135,92 TL. nın yangın tarihinden itibaren faiziyle tahsilini istemiştir.
Davalı, bu yangının çıkışında hiçbir kusur ve ihmalinin bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece bilirkişi raporuna dayanılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Borçlar Kanununun 266. maddesine göre kiracı kiralananı aldığı gibi geri vermekle yükümlüdür. Yangın 5.10.1976 tarihinde, kira sözleşmesi devam ederken çıkmıştır. Kira sözleşmesi devam ederken kiralanan daire yandığından, kiracı Borçlar Kanununun 96. maddesine göre, kendisine hiçbir kusurun yükletilemiyeceğini ispat etmedikçe, meydana gelen zarardan sorumludur. Dosyada bulunan delillere göre davalı kusursuzluğunu ispat edemediği gibi, zorunluluğunu ortadan kaldıran bir kanıt da göstermemiştir. Bu durumda zararın tutarı gerektiğinde bilirkişilere tesbit ettirilerek ödetilmesine karar vermek gerekirken bu yönler gözetilmeden davanın reddedilmesi Usul ve Yasaya aykırıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi Usul ve Yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 10.2.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.