 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E:1981/2243
K:1981/7715
T:02.06.1981
- KÖTÜNİYET ÖDENCESİ
- İŞÇİ SENDİKASI ÜYELİĞİ GÜVENCESİ
ÖZET: İş Yasasının 13. maddesindeki kötüniyet ödencesinde işçinin herhangi bir sendikaya veya işverenin istemediği bir sendikaya üye olması nedeniyle işten çıkarılması esastır. Oysa 274 sayılı Sendikalar Yasasının 19. maddesine göre, ödencede, aynı Yasanın 14. maddesi açısından faaliyete katılma nedeniyle işten çıkarılma ağırlık noktasını oluşturur. Ancak her iki ödencenin temelinde işverenin sözleşmeyi bozma hakkını kötüye kullanma durumu vardır.
(1475 s. İş K m. 13)
(274 s. Sendikalar K m. 14, 19)
Taraflar arasındaki ihbar, kıdem ve sendikal tazminat ile 1979 yılı Eylül ayı alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü
İş Kanununun 13. maddesinin sondan bir önceki fıkrası hükmünce, "işçinin sendikaya üye olması, şikayete başvurması gibi sebeplerle işinden çıkartılması hallerinde ve yasal olarak hizmet akdinin fesih hakkının kötüye kullanıldığını gösteren diğer durumlarda (A) bendinde yazılı önellere ait ücretlerin üç katı tutarı tazminat olarak ödenir." Burada öngörülen kötü niyet tazminatını gerektirir nedenlerden binde işçinin bir sendikaya üye olması sebebiyle işinden çıkarılması halidir. 274 sayılı Sendikalar Kanununun 19. maddesinin son fıkrası da işçi sendikası üyeliğini güvence altına alma amacıyla son fıkra hükmü ile en az bir yıllık ücret tutarında tazminat öngörmüştür. Bu tazminatın ödenmesini gerektirir temel neden işçi teşekküllerinin faaliyetlerine iştirakten dolayı işten çıkarılma halidir. O halde, 274 sayılı Yasaya göre hükmedilecek bir yıllık ücret tutarında tazminatta delillerin 274 sayılı Yasanın mesleki teşekküllerin faaliyetlerini düzenleyen. 14. maddesi açısından değerlendirilmesi gerekir. Başka bir anlatımla İş Kanununun 13., maddesine göre, kötü niyet tazminatında işçinin her hangi bir sendikaya üye olması veya işverenin istemediği bir sendikaya üye olması nedeniyle işten çıkarılması esas olduğu halde, 274 sayılı Yasanın 19. maddesine göre, tazminatta aynı Yasanın 14. maddesi açısından faaliyete katılma nedeniyle işten çıkarılma ağırlık merkezini teşkil eder. Burada şu hususda öncelikle belirtilmelidir ki, her iki tazminatın temelinde işverenin fasit, hakkını kötüye kullanması hali yatar. Dosyadaki tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde, işverenin fesih hakkını kötüye kullandığı, ancak maddi, olaylara göre 274 sayılı Yasanın 19. maddesindeki nedenler değil, İş Kanununun 13. maddesinin öngördüğü kötü niyetle fesih halinin gerçekleştiğinin kabulü gerekir,
Maddi olayları açıklamak taraflara ait olmakla beraber, onların hukuki tavsifi ve uygulanacak yasa kuralını tayin hakime ait bir keyfiyettir. Hal böyle olunca Mahkemece, davacının iddiası ve gerçekleşen duruma göre İş Kanunun 13. maddesi hükmünce kötü niyet tazminatına hükmedilmek gerekirken, 274 sayılı Yasanın 19. maddesi uyarınca tazminata hükmedilmesi isabetsizdir. Karar bu nedenle bozulmalıdır.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle (BOZULMASINA) ve davalı yararına takdir edilen 1.400 TL duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine 2.6.1981 gününde oybirliği ile karar verildi.