 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1981/1989
K: 1981/3442
T: 19.03.1981
DAVA : Taraflar arasındaki trafik kazasından doğma ölüm tazminatı davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı 283.904 liranın kararda gösterilen şekilde ve faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine ilişkin hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu:
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir yolsuzluk görülmemesine göre davalının temyiz itirazlarının reddi gerektir.
2 - Davacılar, davalıya ait arracın karıştığı trafik kazası sonucu babalarının öldüğünü ileri sürerek manevi tazminat istemişlerdir.
Yerel mahkeme, davacılardan (N.)ın manevi tazminat isteğini (yaşının küçüklüğü nedeniyle üzüntü duymıyacağı) gerekçesiyle reddetmiştir.
Kural olarak manevi tazminat yalnız olay sırasında duyulan değil, bütün hayat boyu duyulacak ve çekilecek olan elem ve acıya karşılık olarak takdir edilen bir paradır. O halde (N.)'ın olay sırasında babasının ölümünü uyamıyacak kadar küçük yaşta olması, manevi tazminat hükmedilmesine engel teşkil etmez. Aksine ve kuşkusuz ileride aklı ermeye ve kendisini hissetmeye başladığında her insan gibi basanını yokluğunu (ve özellikle) de babasını tam anlamıyla görüp tanıyamaması onu hatırlayamaması, baba şefkatinden böylece yoksun kalması yüzünden yaşam boyu belki de diğer kardeşlerinden çok daha fazla) elem ve acısını duyacaktır. Esasen yakınlarının ölümü nedeniyle sağ doğmak şartiyle ana rahminde olanlara, küçüklere ve akıl zayıflığı halinde bulunanlara dahi manevi tazminat verilmesi gerektiği Yargıtay uygulamasıyla benimsenmiştir. (4. H.D. 16.2.1977 tarih 1955/1692 K. sayılı ilamı ile 15. Hukuk Dairesinin 28.10.1974 T. 809/1207 K. sayılı 9. H.D. nin 6.7.1968 gün 6080/9754 K. sayılı ilamları) Buna rağmen yerel mahkemenin manevi tazminatın amacını ve niteliğini tespit ve tayinde hataya düşere bilimsel ve yargısal görüşlere aykırı bazı düşüncelerle (N.)ın manevi tazminat davasını reddetmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, davacı (N.) vekilinin bu konuda temyizi bulunmaması nedeniyle bu konu bozma sebebi yapılmamış sadece bu hataya değinilmekle yetinilmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın 1. bentte gösterilen nedenle ONANMASINA 19.3.1981 gününde oybirliğiyle karar verildi.