 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1981/6934
K: 1981/6719
T: 21.05.1981
DAVA : Taraflar arasında görülen davada; davacı Hazine, dava konusu taşınmazın Devletin hükmü ve tasarrufu altında bulunan ve denizin etki alanı içinde kalan bir yer olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiştir. Davalı taraf davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine ilişkin hüküm süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı Hazine tapulamaca davalı taraf adına tesbit ve tescil edilen taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kıyı şeridi içerisinde kaldığını ileri sürerek tapu kaydının iptalini istemiştir. 1.3.1972 tarih 7/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararında dar anlamda kıyı şeridinin "gelgit olayları, rüzgar ve diğer etkilerle hareket eden deniz sularının; kara yönünden yayılma, ilerleme, serpinti şeklinde varabildikleri ve dalgaların eseri olan aşındırma ve biriktirme hallerinin görülebildiği en son çizgiye kadar ulaşan alan" olduğu açıklanmış, sonradan yürürlüğe giren 1605 sayılı Yasanın ek 7. maddesi uyarınca çıkarılan yönetmelikte ise "suların en son erişebildiği yer ile bi çizgiden sonra devam eden kıyı hareketlerinin oluşturduğu kumluk, çıkıllık, taşlık, kayalık, sazlık, bataklık yerlerin kara yönündeki doğal sınırı çizgisi arasında kalan alan" olduğu belirtilmiş ve bu hususta bir harita düzenlenmesi de öngörülmüştür. Mahkemece yapılan soruşturma yukardaki esaslara uygun bir incelemeyi kapsamayıp hükme yeterli değildir. Bilgisine başvurulan uzman bilirkişilerden yüksek ziraat mühendisi nizalı parselin denizin etki alanı dışında kalan kültür arazi olduğunu bildirdiği halde jeomorfolog tarafından verilen raporda Devletin hükmü ve tasarrufu altındaki kıyı şeridi içerisinde olduğu açıklanmıştır. Uzman bilirkişilerin raporları birbirine aykırı ve çelişkilidir. O halde İmar ve İskan bakanlığı'ndan kıyı şeridi hakkında bir harita yaptırılıp yaptırılmadığının sorulması, böyle bir harita varsa getirtilerek keşif sırasında yararlanılması, usulü dairesinde seçilecek üç kişilik uzman bilirkişi kurulu ile inceleme yapılarak bu husustaki inançları birleştirme kararı ve yönetmelik esasları gözönünde tutulmak suretiyle uyuşmazlık konusu taşınmadan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve denizin devamı niteliğinde olan kıyı şeridi içerisinde kalıp kalmadığının araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik ve yetersiz incelemeye dayanılarak yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin harcın iadesine 21.5.1981 gününde oybirliği ile karar verildi.