 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1981/5559
K: 1981/5379
T: 20.04.1981
DAVA : Taraflar arasında görülen davada; davacı vekili, davalı Abbasa ait olup, diğer davalı Cemal'in kiracı sıfatıyla oturduğu taşınmazdan akıtılan pis suların 202 ada, 12 parsel sayılı müvekkiline ait taşınmaza sızdığını ve zarara yol açtığını, ayrıca bu nedenle taşınmazın kiraya verilemediğini ileri sürerek gerekli önlemlerin aldırılması suretiyle vaki müdahale ve muarazanın giderilmesi, uğranılan zarar ve mahrum kalınan kira bedeli karşılığı 10.000 liranın tahsilini istemiştir. Davalı Cemal, davanın reddini savunmuş, davaya öteki davalı Abbas'ın gıyabında bakılmıştır.
Mahkemece, davalı Cemal hakkındaki davanın reddine, davalı Abbas hakkındaki davanın ise kabulüne karar verilmiştir Kararın duruşmalı olarak temyizen incelenmesi süresinde davalı Abbas tarafından istenilmekle duruşma isteği değer yönünden reddedilerek dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davalılardan Abbas komşu taşınmaz malın sahibi, diğer davalı Cemal ise bu taşınmazda kiracıdır. Sözü edilen taşınmazdan akıtılan pis suların davacıya ait 202 ada, 12 parsel sayılı taşınmaza sızarak zarara yol açtığı uzman bilirkişilerin birbirlerini doğrulayan ve tamamlıyan ayrıntılı raporları ile açık ve kesin biçimde saptanmış ve mahkemece, uzman bilirkişi raporlarında önerilen önlemlerin taşınmaz mal sahibi tarafından yerine getirilmesine, ayrıca uğranılan zararın yine taşınmaz mal sahibi davalı Abbas'dan alınmasına, kiracı durumunda olan öteki davalı Cemal hakkındaki davanın reddine karar verilmiştir.
MK.nun 656. maddesi hükmüne ve devamlılık kazanan yargısal uygulamalara göre, komşuluk hukuku açısından taşınmaz malikinin mülkiyet hakkını kullanırken komşu taşınmaza verdiği zarardan sorumlu olacağı gibi, taşınmaz üzerinde irtifak, intifa hakkı gibi sınırlı anı hak sahibi olan kişide bu hakdan kaynaklanan yetkilerini kullanmaktan meydana getirdiği zarardan sorumludur. Ne varki; kira, hizmet, vekillik gibi bir sözleşme ilişkisi gereğince taşınmazı elinde bulunduran kimselerin yetkilerini aşmaktan doğan zarardan sorumlu tutulmaları olanaksızdır.
Hal böyle olduğuna göre mahkemece yazılı olduğu üzere taşınmaz mal malikti davalı Abbası'ın sorumlu tutulmasında ve kiracı Cemal hakkındaki davanın reddedilmesinde isabetsizlik yoktur. Temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 154000 kuruş onama harcının temyiz edenden alınmasına 20.4.1981 tarihinde oybirliği ile karar verildi.