 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1981/4849
K: 1981/4947
T: 13.04.1981
DAVA : Taraflar arasında görülen davada; davacı idare vekili davalı cemaat vakfının 103 parsel sayılı taşınmazdaki 4 ve 12 numaralı bağımsız bölümleri iktisap etmesine yasal olanak bulunmadığını bu iktisabın amme intizamını zedeleyici nitelikte olduğunu bildirerek iptal ve kayıtların eski hale getirilmemelerini istemiştir. Davalı vekilleri, cevap lahiyası verip davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu kararın temyizen incelenmesi süresinde her iki taraf vekillerince istenilmekle dosya incelenip gereği düşünüldü:
KARAR : Davalı Balıklı Rum Hastahanesi Vakfı, 2762 sayılı Vakıflar Yasasının 1. maddesinin 2. fıkrasında tanımı yapılmış bulunan mülhak vakıflardandır. Bu maddeye göre mülhak vakıflar, Genel Müdürlüğün denetimine tabi tutulmuşlardır. Özel yasasında sayılan işleri yapmakla yetkili kılınmış olan Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün denetimi altında tuttuğu vakıf kuruluşlarca yasalara aykırı olarak oluşturulmuş hukuki tasarrufların düzeltilmesi ve bunların iptali için dava açabileceğinden kuşkuya yer yoktur.
Cemaat vakıflarının taşınmaz mal edinebilmesi buna yasaların, vakfiyelerinin yada vakfiye yerine geçen beyannamenin imkan vermesine bağlıdır. Vakfeden, vakıfnamesinde izin vermedikçe onun iradesi dışına çıkılıp taşınmaz mal edinilemez. Dosyaya getirtilen 1257 tarihli vakfiye, davalı Balıklı Rum Hastahanesi vakfiyesi olmayıp, sözü edilen hastane fukaralarına sarfedilmek üzere para tahsisine ilişkin "hanna Veledi Nikola" vakfiyesidir. Vakfiye yerine geçen 1936 tarihli beyannamesinde davalı vakfın sonradan taşınmaz mal edinebileceği yolunda bir açıklık bulunmamaktadır.
Düzenlenmiş Vakfiyesi olmayıp, vakıfname olarak nitelendirilmesi gereken beyannamesinde taşınmaz mal edinmesi açıkça belirtilmeyen davalı vakfın taşınmaz mal edinmesi durumunda iyi niyetli sayılması ve MK.nun 638. maddesinden yararlanmasıda olanak dışıdır. O halde davanın kabulüne karar verilmesi ilke olarak doğrudur. Davalı tarfından temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
Davacı idarenin temyizine gelince; davada, çıplak mülkiyetleri bağış yoluyla davalı vakfa geçirilen taşınmazlara ilişkin temlikin iptali istenildiği halde, intifa hakkı yönünden iptale karar verilmesi isabetsizdir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin harcın iadesine 13.4.1981 tarihinde oybirliği ile karar verildi.