 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E:1981/894
K:1981/1046
T:06.05.1981
ÖZET: Belediye 2490 saydı Yasaya bağlı olup Bayındırlık İşleri Genel Koşul Belgesi sözleşmenin eklerinden sayılır.
(2490 s. ihale K. m. 1,6)
Taraflar arasındaki davanın (Sivaslı Asliye Hukuk Hakimliği)nce görülerek sabit olmayan davanın reddine dair verilen 25.12.1980 tarih ve 73-351 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı avukatı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu ve gereği konuşulup düşünüldü
Davacı vekili 12.5.1976 gönlü dava dilekçesinde, Sivaslı Belediyesi Hal binası inşaatının yapılması için 1.249.879 liraya davalı yüklenici Hasana ihale edilerek, 15.9.1972 günlü sözleşme düzenlendiğini, inşaatın tüm süresinin 30.6.1974 tarihi olup, inşaatın bütün malzemelerinin davalı tarafından karşılanması da öngörüldüğünü, hal böyle iken, bu süre içerisinde davalının inşaatı tamamlamadığını, bu inşaat sırasında davalı yükleniciye istihkak karşılığı, avans ve kanunen kesilmesi gereken tellaliye olarak toplam 1 015.935,63 lira ödendiğini inşatta kullanılması gerekli malzemenin yerinde kullanılmadığı ve inşaatın gayet çürük olduğu fen kurulunca tespit edilmesi üzerine, mahkemeye yaptırılan tespit sonucu verilen bilirkişi kurulu raporundan, inşaata yeterince demir ve çimento kullanılmadığı gibi, sözleşmeye aykırı olarak inşaat yapıldığını beyanla, davalıya ödenmiş bulunan paradan eksik ve kusurlu işler karşılığı 700.000 lira ile maddi ve manevi zarar karşılığı olan 400.000 lira ile toplam 1.100.000 liranın davalıya ödetilmesini istemiştir.Davalı vekili ise karşılık dilekçesinde, davanın yersiz açıldığını 1.369.162,99 liralık davacıya iş yaptığını, aksine müvekkilinin davacıdan alacağının bulunduğunu bildirerek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, dosyaya ibraz edilen 27.6.1979 ve bunun teyit eden 22.7.1980 günlü bilirkişi raporlarına göre, davalının davacıya 1.326.073,99 liralık iş yaptığının subutuna binaen, davanın reddine karar verilmiştir.Bu karar, davacı belediye vekili tarafından temyiz olunmuştur.
Mahkemece yaptırılan, iki bilirkişi raporunun birbirini doğrulaması ilkesinden hareketle, davalı yüklenicinin 1.326.073,99 lira davacı belediyeden alacaklı bulunduğunun kabulü suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı belediye idaresi, 2490 sayılı Kanuna tabi kuruluşlardan olması itibariyle, Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi sözleşmenin eklerinden bulunmaktadır. Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesinin 5. maddesine göre ise, mukavelede aksi yazılı olmadıkça, inşaat ve ameliyata alt bütün projelerin idare tarafından tanzim ve müteahhide verilmesi öngörülmüştür.
Mahkemece, karara dayanak olarak alınan biri tespiti delait sonunda verilen rapor olmak üzere, dosyada 3 bilirkişi raporu mevcuttur.
Sivaslı Sulh Hukuk Mahkemesi'nce yaptırılan tespit sonunda yüksek inşaat Mühendisi Ahmet ve iki arkadaşı tarafından düzenle- nen raporda, ikinci blokun demir projesi bulunmadığı belirtilmiş olmakla birlikte, demir için 64 döşemeden bir tanesinin açılarak inceleme yapılması dolayısıyla bunun kesin bir sonuç vermeyeceği ileri sürülmüştür.
Mahkemece dava sırasında yaptırılan inceleme sonunda bilirkişi kurulu tarafından verilen 27.6.1979 günlü ilk raporun 4. sahifesinde, yapılmış imalatların mimari, betonarme ve bunlara ait hesap ve detay çizimlerinin her iki bilirkişi heyetine de tam olarak teslim edilmediği, ilgili statik betorname hesapları, çizimleri, mimari çizimler, tüm detay çizimleri tam olmayınca, projelere davalı hesapla; kullanılan demiri doğru olarak saptamanın asla mümkün olamayacağı açıklanmış bulunmaktadır.
Yine mahkemece yaptırılan 22.7.1980 günlü son bilirkişi kurulu raporunun 17. sahifesinin (f) bendinde de; davacının dosyaya betonarme hesap vermemesi, demir planlarını ibraz etmemesi muvacehesinde, kendilerinin bundan önceki heyetlerin yaptığı gibi, blokların kaç kata göre hesaplandığını sarih olarak belirliyemediklerini, bu durumda, blokların kat sayısının ancak ataşmanlardaki armatörlerden ve boyutların ise davacının teknik elemanları tarafından hesaplanabileceği. bu hesaplar yapıldıktan sonra, davacının Yapı işleri Genel Şartnamesinin 28. maddesi uyarınca yapacağı incelemelerin sonunda inşaatta noksan ve kusurlu kısımların tespiti halinde, bunlar için aynı şartnamedeki prosedüre göre yükleniciye rucu edilebileceği kanaatinde olduklarını bildirmişlerdir.
Yine aynı raporun 13. maddesinin (c) bendinde ise, tespit raporunun 2. sahifesinin (f) kısmında, davacı Belediye Başkanlığının talep ettiği çimento dozajının projede gösterilen dozajda olup olmadığının tespiti kurulca yapılamadığı, bunun yapılabilmesi için, İstanbul Teknik Üniversite Laboratuvarlarından ilgili personelin getirilip, usulüne uygun şekilde aletlerle alacakları numunelerin tahlilinden sonra ancak neticenin anlaşılabileceğinin bildirildiğini, bu itibarla, çimento dozajının yerinde kullanılmıyarak inşaatın çürük olduğu yolundaki iddianın kurulca anlaşılmasının mümkün olamadığına ayrıca işaret edilmiş bulunmaktadır.
Yukarıda kapsamları özet olarak açıklanan üç bilirkişi kurulu raporuda kesin olarak karar vermeye yeterli nitelikte görülmemiştir. Zira bu üç bilirkişi kurulu raporuda eksik incelemeye dayanmaktadır.
Bu nedenlerle, Bayındırlık işleri Genel Şartnamesinin 5. maddesine göre, davacı belediye idaresi tarafından yüklenici davalıya ibrazı gereken hal binası inşaatına ait tatbikat projeleri ile statik hesaplarının tümünün ibraz ettirilmesi gerekirken, bunlardan cüzi bir kısmı üzerinde bilirkişilerce inceleme yaptırılarak verilen raporlara dayanılmak suretiyle, yazılı şekilde hüküm tesisi ulul ve yasaya aykırıdır.
Burada yapılacak iş, belediye tarafından yüklenici davalıya ibrazı gereken bu inşaata ilişkin tatbikat projeleri ile statik hesaplarının tamamının mahkemeye ibraz ettirilmesi ve ibraz olunacak bu proje ve hesaplarda mübrez diğer vesikalarla birlikte incelemeye tabı tutulmak üzere seçilecek uzman bilirkişilere tevdii ve yine son bilirkişi kurulunun verdiği 22.7.1980 günlü raporun 13 ,sahifesinin (c) bendinde işaret olunduğu üzere, davacı belediyenin talep ettiği çimento dozajının projede gösterilen dozajda olup olmadığınında kesin olarak tespiti bakımından, İstanbul Teknik Üniversite laboratuvarlarından ilgili uzmanın getirilerek inşaattan usulüne uygun aletlerle alacağı numunelerin tahlilinden sonra alınacak tahlil raporu üzerinde bilirkişi kuruluna inceleme yaptırmaktan ibarettir.
Bu konulara bilirkişi raporlarında da temas olunduğu halde, mahkemece eksik inceleme ile düzenlenen, kesin ve yeterli bir mahiyet taşımayan bilirkişi kurulları raporlarına- kıymet izafesi suretiyle karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Sonuç: Kararın yukarıda belirtilen gedenlerle davacı belediye yararına (BOZULMASINA) ve bozma medenine göre şimdilik diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6.5.1981 gününde oybirliğiyle karar verildi.