 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1981/719
K: 1981/1195
T: 20.05.1981
DAVA : Taraflar arasındaki davanın (Beyoğlu 1. Asliye Hukuk Hakimliği)nce görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 7.10.1980 tarih ve 276/444 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki taraflar avukatlarınca istenilmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delilerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına özellikle borçlusu Adem ve Ömer, alacaklısı ..... Komandit Şirketi olan 25.11.1979 vade tarihli 150.000 liralık emre muharrer senedin henüz ödenmediği gibi iptalinin de talep edilmemiş olduğuna, delifleksin döşenmesi henüzdavalı tarfça tamamlanmamış olmasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2 - Delifleksin; döşeme, işçilik ücretleri dahil metrekaresi 1.000 liradan (300.000) liraya yapılacağı hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık yoktur. İtiraza uğramıyan 22.5.1980 tarihli bilirkişi raporuna göre fiilen yapılan iş tutarı (126.446) liradan ibarettir. Buna karşılık mahkemenin kabulüne göre (195.000) lira ödemeler tutarına fiat farkından doğan (25.800) lira ilave edildiğinde, davacıların toplam alacağı (220.800) lira etmektedir. Aradaki fark olan 220.800 - 126.446 = 94.354 lira davacıların fazla ödemelerini teşkil ettiğinden, bu meblağın davalıdan alınarak davacıya ödenmesi şeklinde karar verilmesi gerekirken (1735 m2. delifleks yer döşemesi aynen teslim edilmemesi) şartına bağlı olarak ödetme kararı verilmiş olması doğru değildir. Bu yönden hüküm davacılar yararına bozulmalıdır.
3 - Davalı şirket vekili 20.10.1979 tarihli makbuzla Ahmet adına yapılan (20.000) lira ödeme ile davacının nakten ödediğini iddia ettiği (25.00) lira ki toplam (45.000) lira ödeme iddiasını kabul etmemiştir. Anılan makbuzla davalı şirketi bağlayıcı nitlikte bir imza mevcut olmadığı gibi 22.5.1980 tarihli bilirkişi raporunda da bu hususta davalıyı bağlayıcı bir belge veya kayıttan söz edilmiş değildir. Bu durumda ispatla yükümle bulunan davacıların usulen geçerli bir belge ibraz etmedikleri gözönünde tutularak (45.000) lira ödeme iddiasını kabul etmemiştir. Anılan makbuzla davalı şirketi bağlayıcı nitelikte bir imza mevcut olmadığı gibi 22.5.1980 tarihli bilirkişi raporunda da bu hususta davalıyı bağlayıcı bir belge veya kayıttan söz edilmiş değildir. bu durumda ispatla yükümlü bulunan davacıların usulen geçerli bir belge ibraz etmedikleri gözönünde tutularak (45.000) lira ödeme tutarı için davalıya yemin teklif etmeğe hakları olduğu hatırlatılmak suretiyle varılacak sonuç dairesinde karar verilmelidir. Mahkemenin bu yönü gözden uzak tutarak bu miktar için ödetme kararı vermiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
4 - Dava dilekçesinde delifleks yerine marsafleks döşenmiş olması nedeniyle (25.000) lira fiat farkı talep edildiği halde bilirkişi raporuna dayanılarak bu kalemin (800) lira fazlasıyla (25.800) lira kabul edilmesi HUMK.nun 74. maddesine aykırı olduğundan bu yönden de hükmün davalı yararına bozulması gerekir.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentde gösterilen sebepten dolayı hükmün davacılar yararına, üçüncü ve dörüncü bentlerde belirtilen nedenlerle mahkeme kararının davalı yararına BOZULMASINA,taraf vekilleri duruşmaya gelmediklerinden lehlerine vekillik ücreti takdirine yer olmadığına , peşin harçların istek halinde taraflara iadesine 20.5.1981 gününde oybirliği ile karar verildi.