 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1981/459
K: 1981/714
T: 07.04.1981
DAVA : Davacı vekili 6.3.1979 günlü dava dilekçesiyle "... davalı S.S. 105 evler yapı kooperatifi keyfi olarak süre uzatımı talebimizi red ettiğinden süre uzatımı talebimizin red ettiğinden süre uzatımı talebimizin 20.12.1977 olarak tesbitini" istemiş mahkemece 29.9.1975 gün ve 15165 sayılı sözleşmeye göre"inşaat süre uzatımının 20.12.1977 tarihi olacağının tesbitine" dair verilen karar davalıların temyizi üzerine dairenin 20.11.1980 tarih 2163/2434 sayılı ilamiyle gerekçe ilave edilmek suretiyle onanmıştır.
Davalılar 2. Noterliğinin 29.9.1975 gün 15165 sayılı sözleşmesi ile davacı mütehahhit Sakarya' da Maltepe mahallesi yazlık mevkinde muhtelif ada ve parsellerde 42 daire yığma mesken yapımı işini yüklenmiş sözleşmenin akdi tarihinden itibaren 500 takvim günün içinde bitirmeği ve taahhüt konusu mesken ve binaları iskana müsait bir şekilde noksansız olarak teslimi borcu altına girmiştir.
Yapı süresini hangi müçbir sebepler tahtında uzatılabileceği ve bunun şartları sözleşmenin 13. maddesinde yazılmış olmakla beraber davacı vekili inşaat sahası üzerinden geçen Türkiye Elektirik Kurumuna ait yüksek enerji gerilim hattını değiştirilmesi sebebiyle 14 aylık bir gecikme vaki olduğunu bunun mücbir sebep sayılarak süre uzatımı verilmesine daire talebi haklı bulunduğu halde red edilmesi sonucu ".. mağdur olmuş ve bu güne kadar istihkakları alamadığını " ileri sürmüştür.
Hukuk Muhakemeleri usulü kanunda tesbit davalarının açıkca tanzim edilmediği bilinen bir vakıadır. Taraflar eda davasından önce aralarındaki hukuk münasebetin mevcut olup olmadığını hemen tesbit edilmesinde hukuki bir menfaat görebilirler. Ancak bu takdirde davacının bir hakkı veya hukuki durumu bir tehlike ile tehdit altında olmalı ve bu hususunda davacıya zarar verebilecek bir nitelik taşıması icap eder. Yoksa bir eda davasına delil sağlamayı amaçlayan bir cihet tesbit davasını konusu yapılamaz. Ayrıca eda davasının çılmasının mümkün bulunduğu hallerde tesbit davasınn dinlenmesine de imkan yoktur.
Hakimin bir davada dava şartları bulunup bulunmadığı re'sen incelemesi HUMK.nun 188 inci maddesince görevi gereğidir. Kanun hakimin "re'sen nazarı dikkate alması itiza eden hususları mahfuz" tutmuştur. İstihkak davası açılabilmesi şartları mevcut olan bir anlaşmazlıkta hemen tesbit davası açılmasını mümkün kılacak hukuki bir menfaatin bulunduğu iddia edilemez. bu itibarla "... süre uzatımı talebinin 20.12.1977 olarak tesbitini" ihtiva eden davada tesbit davasının açılma şartları bulunmadığı halde açıklanan esaslar gözden kaçırılmak suretiyle davanın mahalli mahkemece kabul ve dairece onanmasından yanılgıya düşülmüştür.
Davalıların karar düzeltme isteğinin kabul edilmesi ve dairenin 20.11.1980 gün 2163/2434 sayılı onama ilamının kaldırılarak mahalli mahkemenin 15.4.1980 gün esas 1979/145 karar 1980/200 sayılı kararının BOZULMASINA, 7.4.1981 gününde oybirliğiyle karar verildi.