 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1981/1030
K: 1981/1072
T: 08.05.1981
DAVA : Taraflar arasındaki davanın (İstanbul 7. Asliye Hukuk Hakimliği)nce görülerek zamanaşımı yönanden davanın reddine dair verilen 28. 11.1980 tarhi ve 676/786 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı avukatı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı Bayındırlık Bakanlığı tarafından 25.3.1974 tarihinde davalılar Ahmet, Emine ve Ceyhan ile müdahil İlyas varisleri hakkında ikame edilen Sakarya Hükümet Konağı'nın inşaatı işinde fazla ödenen paradan nefaset farkı ve ilan bedelinden arta kalan 696.113.10 liranın ödetilmesine ilişkin davanın kabulü hakkındaki yerel mahkeme kararı, davada yer alan istemlerin zamanaşımına uğradığı açıklanarak dairenin 29.3.1979 tarihli kararı ile davayı zamanaşımı yönünden reddetmek gerekir, doğrultusunda bozulmuş ve bozmaya uyan yerel mahkeme 28.11.1980 tarihinde zamanaşımı yönünden davanın reddine karar vermiştir.
Bu kerre davacı bakanlık vekili Usulün değişik 409. maddesi uyarınca süresinde dava yenilenmediği ve ücreti vekaletin takdir ve tayininde yanılgıya düşüldüğü nedenleri ile yerel mahkeme kararı temyiz eylemiştir.
Oysa: 15.10.1980 tarih, 1980/2 esas ve 1980/1 karar sayılı Yargıtay Hukuk Bölümü İçtihadı Birleştirme Genel Kurul Kararı gereği Usulün 409. maddesinin 2. fıkrası hükmünün Yargıtay'dan karar bozularak geri gönderilen dosyalarda uygulanması gerekir.
Yargıtay bozma ilamı, karar düzeltme isteminin de reddi üzerine yerel mahkemeye 2.7.1979 tarihinde ulaşmıştır.
Dosyanın mahkemeye ulaşmasından sonra Usulün değişik 409. maddesinde belirtilen süreler geçtikten sonra 5.11.1980 tarihinde açılmamış hale gelen davanın yenilenmesi ve bundan sonra yapılan yargılamada davanın zamanaşımı yönünden reddi, usul hükümlerine ve özellikle 409. madde kapsamına aykırıdır.
O halde dava tarihinde mer'i Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 8. maddesine göre karşı taraf için davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti ikinci kısmın ikinci bölümünde yazılı miktarı geçmemek kaydı ile vekalet ücreti takdir etmek suretiyle davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekirken zamanaşım yönünden reddi doğru değildir. Bu yönden yerel mahkeme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda gösterilen nedenle: temyiz eden davacı idare yararına yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde davacıya iadesine 8.5.1981 gününde oybirliği ile karar verildi.