 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1981/5124
K: 1981/7029
T: 09.11.1981
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılardan (K.B.) avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Davacı, davalılardan (K.B.)'ın sahibi öbür davalının da yazı işleri müdürü olduğu, (Y.O.) gazetesinde yayınlanan yazısı nedeniyle kendisi ile birlikte davalılara yöneltilen giderim davası sonunda 50.000 lira giderimin dayanışmalı (müteselsil) olarak ödettirilmesine karar verildiğini, bunun üzerin gideriyle toplam 63.324 lirayı zarar görene ödediğini ileri sürerek 2/3 paya düşen 42.216 liranın faizi ile davalılardan dayanışmalı olarak alınması için istemde bulunmuştur. Davalılar, sava karşı koymuş ve davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece istem doğrultusunda karar verilmiş, hüküm, davalı (K.B.) tarafından temyiz edilmiştir.
2 - Davanın, dayanışmalı olarak sorumlulukları kesinleşen mahkeme kararı (istanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 974/629 E. sayılı dosyası) saptanan ve giderimli yükümlü tutulan davalılar arasında iç ilişkiden kaynaklanan dönme (rucü) ile ilgili bulunduğunda duraksama sözkonusu değildir. Gerçekten, davacının yayınlanan yazı ile haksız eylemi işleyen (BK. md. 41) ve davalı (K.B.) de gazetenin (mevkutenin) sahibi niteliği ile (Basın Yasası, md. 17; BK. md. 55; 27.3.1977 gün ve 1/3 sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca) zarar görene karşı sorumlulukları BK. md. 51 anlamında dayanışmalı olup iç ilişkide, anılan yasa hükmünün 2. fıkrasında düzene koymuştur. Buna göre, iç ilişkide (dönmede) giderim, son çözümde haksız eylemi işleyenin omuzlarında kalır. Davalı (K.B.) yasadan ve davacı da haksız eylemden ötürü zarar görene karşı dış ilişkide dayanışmalı sorumlu olmakla birlikte, iç ilişkide haksız eylemi işleyen davacının gazete sahibi davalı (K.B.)'ın dönme (rucü) hakkı yoktur. Bu sonuç, BK. md. 55/2 ile de desteklenebilir. Şöyle ki; davacı ile (K. B.) arasında en önce sözü edilen yasa hükmü çerçevesinde çalıştıran-çalışan ilişkisi olduğu, dosyanın içeriğinden apaçık bellidir. Adam kullananın (çalıştıranın) üçüncü kişilere karşı sorumluluğu kusura dayanmaz. Ne var ki, 55/2 ile çalıştırdığı adama dönme hakkı bulunduğu ete sahibi davalı (K.B.)'a dönme hakkının bulunmaması bir yana, tam tersine, eğer sözü dilen davalı giderimi ödemiş olsaydı, BK. md. 51/2'nin ötesinde Bk. md. 55/2'den kaynaklanan hakka tutanarak davacıya dönebileceği çok belirgindir. Öyleyse, dönme hakkından yoksun davacının, (K. B.)'a yönelttiği davanın reddine karar verilmelidir.
Yerel mahkemenin tüm bu yönleri gözden kaçırması, hukuksal konuda bilirkişinin düşüncesine başvurması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
3 - İç ilişkide, dayanışmalı sorumluluğa yer olmadığı halde, davalı (K.B.)'ın 42.216 lira için öbür davalı ile birlikte dayanışmalı sorumlu tutulması, kabul biçimi yönünden bozma nedenini oluşturur.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün, temyiz eden davalı (K.B.) yararına BOZULMASINA, 9.11.1981 gününde oybirliğiyle karar verildi.