Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1981/3284
K: 1981/4008
T: 26.05.1981
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün suresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Davacı, davalının Gaziantep İş Mahkemesi'ndeki davasını vekil niteliği ile izlediğini ileri sürerek 10487 lira avukatlık ücretinin ödettirilmesi için istemde bulunmuş ve mahkemece bu doğrultuda karar verilmiştir. Hüküm, davalı yanca temyiz edilmiştir.
2 - Vekil ile izlenen bir dava nedeniyle vekillik veren taraf ile vekil arasında vekillik ücreti ve dava giderleri yönünden ortaya çıkan uyuşmazlık hakkında açılacak davanın, asıl davaya bakan mahkemede görüleceği, HUMK. m. 15 gereğindendir; eş deyişle yetkili mahkeme asıl davaya bakan mahkemedir. Bu yasa hükmünün, böylece anlaşılması gerektiği konusunda öğreti de görüş birliği bulunduğunu özellikle de vurgulayalım Bkz. Prof. Dr. Baki KURU, Hukuk Muhakemmeleri Usulü Yıl: 1979, C. -I, Sh. 305 ve not: 166'da anılan ANSAY, sh. 195; BERKİN, sh. 79/80; ÜSTÜNDAĞ, sh. 172; BİLGE - ÖNEN, sh. 194/195; BELGESAY, sh. 53/54.
HUMK. m. 15'in vekil ile taraf arasındaki davalar hakkında değilde, davanın yanları arasındaki vekillik ücreti ve gider savları yönünden uygulanacağı yollu görüş kabul edilemez. Öyle ki, Yargıtay'ın 29.5.1957 gün ve 4/16 sayılı İnançları Birleştirme Kararına göre de, bir davada taraflar yararına hükmedilecek vekillik ücreti ve yargılma giderleri m. 423 aynı davada doğrudan re'sen karara bağlanır; tersi durumunda, yeni bağlanmamış ise, taraflar birbirlerine karşı ayrı bir vekillik ücreti ve yargılama giderleri için ayrı bir dava açılamaz. Buna göre, yanlar birbirlerine karşı ayrı bir vekillik ürceti ve gider davası açamayacakları için böyle bir davanın m. 15' te belirtilen (asıl davanın açıldığı) mahkemede açılması da asla söz konusu olamaz. Yani Yargıtay'a göre bu durumda da m. 15 hükmü uygulanamaz. Öyleyse m. 15 hükmüne işlerlik kazandırabilmesi için anılan yasa hükmünün vekil ile vekillik veren taraf arasındaki ücret ve gider davaları hakkında uygulanması gerekir. Üstelik m. 15'deki yetki kesindir. Yani vekil ücret ve gider davasını vekillik verenin yerleşme yeri mahkemesinde açamaz. Çünkü madde "görülür" diyor, "görülebilir" demiyor. Öte yandan vekil ve vekillik veren arasındaki ücret ve gider davalarında görevli mahkeme de dava konusunun değerine bakılmaksızın, asıl davaya bakan mahkemedir. Gerçekte de, m. 15'te "miktarı her neye baliğ olursa olsun" denilmektedir. Şu durum karşısında m. 15 hükmünün iş mahkemelerinde bakılan davalar nedeniyle de vekil ile vekillik veren arasındaki ücret ve gider uyuşmazlıkları hakkında da uygulama alanı bulur (Bkz. KURU, age. sh. 308/309).
Yukarıda yapılan açıklamaların ışığında belirtmek gerekirse; kesin yetkiyi ve görevli mahkemeyi belirleyen m. 15. doğrudan re'sen gözetilmelidir. Öyleyse, davaya Gaizantep İş Mahkemesi'nce bakılmak üzere verilen karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın davalıya iadesine, bozma nedenine göre sair yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 26.5.1981 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
HUMK.nda taraf vekillerinin ücret ve masraf iddiaları hakkındaki davalarda görevli ve yetkili mahkemeyi gösteren 15. ve 424. olmak üzere iki madde yer almıştır.
Bunlardan 15. maddede (Bir dava münasebetiyle iki taraf vekillerinin ücret ve masraf iddiaları miktarı her neye bağlı olursa olsun o davaya bakan mahkemede görülür) denilmekte, 424. maddenin son cümlesinde ise (vekil ile müvekkil arasındaki münasebet hakkında hukuku adiye ahkamı tatbik olunur) hükmü yer almış bulunmaktadır.
Bu her iki madde hükmü ayrı ayrı incelendiğinde 424. maddenin son cümlesinde açık ve seçik olarak belirlendiği üzere vekil ile müvekkili arasındaki her türlü ilişkiden doğan uyuşmazlıklarda ve bu arada vekil ile müvekkili arasındaki ücreti vekalet anlmaşmızlaklar hakkında umumi hükümlerin uygulanacağı ön görüldüğü sonucuna varlımakta ve HUMK. hükümlerine göre görevli ve yetkili mahkemenin tayini gerekmektedir.
Vekil ile müvekkili arasındaki uyuşmazlıklar dışında birde bir dava münasebetiyle iki taraf vekillerinin o davadan doğan ücret ve masraf iddiaları vardır ki, işte bu tür iddiaların miktarı neye bağlı olursa olsun o davaya bakan mahkemede çözümleneceği usulün 15. maddesi hükmü gereğidir.
Yıllar yılı devam edegelen uygulama bu yolda olduğu gibi Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 21.10.1972 gün ve 3/720-855 sayılı özetle (HUMK.nun 15. maddesi hükmü, maddede açıkca belirtildiği üzere bir dava münasebetiyle iki taraf arasındaki vekalet ücreti ve masraf iddialarına ilişkindir; oysaki inceleme konusu dava, vekalet ücretinden doğan bakiye alacağın tahsili isteğinden ibarettir. Bu durumda dava vekil ile müvekkil arasındaki bir dava olduğundan 15. madde hükmü uygulanmaz). Gerekçeli kararı ve dairemizin 14.11.1974 gün 3032/2977 sayılı kararı da aynı doğrultutadır.
29.5.1957 gün ve 4/16 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının taraflar veya vekil ile vekil eden arasındaki ücret ve masraf uyuşmazlıklarından doğan davaların çözümleneceği mahkemeleri gösterici yönü olmadığından olayımızda uygulama yeri yoktur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının görev yönünden bozulmasına ilişkin çoğunluk kararına katılamıyoruz.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini