 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
E: 1981/3278
K: 1981/4579
T: 05.05.1981
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilen hükmün müddeti içinde duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 30.4.1981 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : 1 - Mercii kararının ve bunun taalluk ettiği işin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı yapılmasına HUMK.nun hükümleri müsait olmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi :
2 - İİK. nun 178. maddesine göre iflasa tabii olan borçlular iflaslarını isteyebilirler. Bu durumda ticaret mahkemesi borçlunun aciz halinde bulunup bulunmadığını tahkik ve tesbit etmeden borçlunun beyanına dayanarak karar vermek zorundadır. Mahkemenin yapacağı iş sadece borçlunun iflasa tabii olup olmadığı ile medeni haklarını kullanmaya ehil olup olmadığını araştırmaktan ibarettir. Bu yönden duruşma açmak ve alacaklılara tebligat yapmakta gerekmez. Alacaklıların da bu kabil kararları temyiz yetkileri yoktur. Ancak, mahkeme borçlunun iflasa tabii olmamasına rağmen ya da iflasa tabii olup olmadığını araştırmadan karar vermiş ise alacaklıların sırf bu yönden temyiz hakları vardır.
Bu nedenle mahkemenin 2.4.1981 tarihli (alacaklının temyiz dilekçesinin reddi ile ilgili) kararının İİK.nun 366. ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA,
3 - Ankara Ticaret Sicilli Memurluğu'nun 27.2.1981 tarih 1981/1724 sayılı cevabında borçlunun kaydına tesadüf edilmediği bildirilmiştir. Bu durumda borçlunun Ticaret Kanunu hükümlerine göre taciz olup olmadığının tahkik ve tesbiti gerekirken, bir araştırma yapılmaksızın kendi beyanına göre teciz sayılması isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan (borçlunun iflası ile ilgili) 25.3.1981 tarihli kararının da İİK.nun 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 5.5.1981 gününde oybirliğiyle karar verildi.