 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1981/938
K: 1981/847
T: 02.03.1981
ÖZET: Davaya katılma isteğinde bulunan yanın, katıldığı yanla birlikte hareketi zorunludur. Olayda temyiz edenin birlikte hareket ettiği davalı, kararı temyiz etmediğine ve bu nedenle onun yönünden hüküm kesinleştiğine göre, artık temyiz edenin bu davayı tek başına kovuşturması olanaksız duruma gelmiştir.
(1086 s. HUMK m. 53, 57, 427)
Ziraat San. ve Tic. AŞ. ile Su Ürünleri San. Pan. AŞ. arasındaki davadan dolayı (İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi)'nce verilen 2.12.1980 gün ve 497/494 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi d aval ı avukatı tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Mahkemece verilen, karar taraflara tebliğ edilmiş, süresinde temyiz edilmediğinden kesini eşin iştir.
Bu kerre kararı davalı yanında müdahale isteğinde bulunan ve isteği 3.12.1980 günlü son celsede red olunan (Ahmet) temyiz etmiştir.
HUMK.nun göre müdahale isteğinde bulunan kişi ancak, kendisinin iltihak ettiği taraf la, birlikte hareket zorunluğunda olup, olayda da kendisine katılmak istediği davalı taraf temyiz isteğinde bulunmamış ve bu sureti ile mümeyyizin tek başına temyiz isteğinde bulunması mümkün değildir. Bir arı için mümeyyizin vaki temyiz isteğinin kabul edilmesi gerektiğini düşünsek bile bozma üzerine dava dosyası mahalline gittiği zaman müdahale isteyen kişinin bu davayı takip edip sonuçlandırmasına usul hüküm 1 erin e göre hukuken imkan yoktur. Çünkü, yukarda da belirtildiği veçhile müdahale isteğinde bulunan tarafın kendisinin iltihak ettiği taraf la birlikte hareketi zorunludur. Olayda mümeyyizin beraber hareket ettiği davalı kararı temyiz etmediğine ve bu suretle onun yönünden mahkeme kararı kesinleştiğine göre, artık mümeyyizin bu davayı tek başına takip etmesi imkansız hale girmiş bulunmaktadır. Kaldı ki, mahkeme tarafından verilen kararda da, mümeyyiz (Ahmet)'i ilam edici herhangi bir hüküm de mevcut bulunmamaktadır.
Bu itibarla, mümeyyizin isteğine uygun olarak mahkeme kararının bozulması kendisine hiçbir hukuki yarar doğurmayacaktır.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle müdahale isteğinde bulunan mümeyyizin temyiz dilekçesinin (REDDİNE), ödediği temyiz peşin harcının isteği halimde temyiz edene iadesine, 2.3.1981 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.