 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1981/4563
K: 1981/5012
T: 24.11.1981
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul As. 4. Ticaret Mahkemesince verilen 29.4.1981 tarih ve 738/181 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki taraf avukatları tarafından istenmiş olmakla, duruşma için tayin edilen 24.11.1981 gününde davacı avukatı N.B. ile davalı avukatı M.A. gelip, temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması, duruşmadan sonraya bırakılmıştır. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilince yapılan taşımalardan mütevellit temerrüt faizi ve sürestaryadan doğan toplam (1.777.651) lira alacaklarının tahsili yolunda davalı aleyhine açılan icra takibine borcu inkaren itirazda bulunulmuş olduğunu öne sürerek, neticeten işbu itirazın iptaliyle (1.769.144,11) lira alacağın enaz % 15 inkar tazminatı ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, selahiyet anlaşmasına istinaden yetkisizlik itirazında bulunmuş ve esası bakımından da yersiz olduğunu öne sürdüğü davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosya içeriğine göre davanın bidayette açıldığı İskenderun Asliye 1. Hukuk Hakimliğince verilmiş olan yetkisizlik kararının tefhiminden itibaren (Yargıtayın son içtihatları uyarınca) 10 gün içinde verilmesi lazım gelen başvurma dilekçesinin bu sürenin geçirilmesinden sonra tevdi edildiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle işbu davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Karar, her iki taraf vekilince de temyiz edilmiştir.
Davalı taraf, H.U.M.K.'nun 195 ve aynı Kanunun 188. maddesine göre kanuni süresi içerisinde aynı kanunun 187/2 gereğince Adana Mahkemesinin davaya bakmaya selahiyetli olmadığını ve davaya bakmaya İstanbul Mahkemelerinin selahiyetli bulunduğunun aynı kanunun 23. maddesinin son cümlesine göre ileri sürmüş bulunmasına ve T.T.K.'nun 5. maddesinde yer alan (işbölümü itirazı) ve dolayısıyla 11.10.1976 gün ve 5/5 sayılı (Resmi Gazete 7.12.1976 gün ve 15782 sayılı) İçtihadı Birleştirme Kararıyla ilgisi bulunmadığından ve fakat H.U.M.K.'nun 193. maddesi gereğince yetkisizliğe ilişkin verilen işbu karar, mahkemenin dosyadan el çekmesini gerektiren ve temyizi kabil kararlar olduğundan, bu itibarla anılan maddedeki 10 günlük nihai sürenin temyiz süresi geçtikten sonra hesaplanması gerektiğinden, bu duruma göre başvurmanın süresinde olduğunun kabul ile davaya devam olunmak ve hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmek gerekirken, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden, temyiz olunan kararın mümeyyiz davacı aleyhine bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre, davalının temyiz itirazının incelenmesine yer olmadığına, 500 lira duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınıp, davacıya verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istekleri halinde, temyiz edenlere iadesine 24.11.1981 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.