 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1981/2105
K: 1981/2008
T: 27.04.1981
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı (Ankara 7. Asliye Hukuk Hakimliği)nce verilen 31.12.1980 tarih ve 27-718 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı avukatı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalı idareye ait trenle sehayat ettiği sırada trenin Esenkent yakınlarında başka bir trenle çarpışması sonucu boynundan yaralandığını bu nedenle tiyatro sanatçısı olan müvekkilinin görevini yapamadığını, yan ödeme ve terfi yönünden aksamalar olduğunu TRT. seslendirmesinden aldığı gelirlerden mahrum kaldığını para ve mücevhelerinin kaybolduğunu böylelikle toplam (200.000) lira maddi zarara uğradığını belirterek (200.000) lira maddi ve (1.000.000) lira manevi tazminatın tahsili talep ve dava etmiştir.
Davalı idare vekili, maddi tazminat isteğinin yerinde olmadığını ayrıca manevi tazminat isteğinde fahiş olduğunu ileri sürmüştür.
Mahkemece iddia, savunma, ilgili belgeler tanık sözleri ve rapora göre iddia sabit görülerek, 200.000 TL. maddi ve 1.000.000 TL manevi tazminatın davalı idareden tahsiline karar verilmiştir.
1 - Davalı idare cevap dilekçesinde, davacının zayi olduğunu ileri sürdüğü eşyalarla ilgili maddi tazminat iddiasını ispat etmesi ve dayanağını açıklaması gerektiğini savunmasına göre, bu yönün mahkemece bu nevi işlerden anlıyan bilirkişiler marifetiyle olay tarihindeki (rayiç) göz önünde bulundurulmak suretiyle tahkik ve tesbiti gerekirken davacı iddiasının mücerret kabulü doğru değildir. Herne kadar şahitler davacının olay sırasında zayi olduğunu iddia ettiği (zati) eşyalarını yanında bulundurduğunu açıklamış iseler de, değerlerini bildirmemişlerdir. Davacının tren kazası esnasında zayi olduğunu iddia ettiği (zati) eşyalarının TTK. nun 804/son fıkrası hükmüne gören yani bagaja verilmesi gerekirken yolcunun yanında alıkoyduğu eşyalardan olmadağı ve mesleki sıfatı, içtimai durumu ve hayatın olağan akışı içinde davacının yanında bulundurması ve o şekilde seyahate devam etmesi gereken cins eşyalardan bulunduğunun kabulü icap eder. Diğer taraftan davacının yan ödemelerle ilgili maddi zararınında o nevi işlerden anlayan bilirkişi marifeti ile ve gerekirse davacının çalıştığı teşekküldeki eski ve olaydan sonraki maaş bordroları da incelenmek suretiyle hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2 - Herne kadar mahkemece hükme dayanak yapılan Ankara (Acil Yardım ve Trafik Hastanesi) Baştabipliği'nin 11.4.1980 günlü raporunda davacının meydana gelen tren kazası nedeniyle sakatlığı belirtilmiş ise de, bu raporda davacının mesleki vazifesini ne derece engelleyeceği ve normal yaşam boyunca ne gibi sonuçlar bırakacağı ve yapılan ameliyatlar ile kaza sırasındaki yaralanmanın hayati tehlikeye tevlit edip etmediği bu işlerden anlıyan ve doktorlardan teşekkül edecek bilirkişiler marifetiyle tahkik edilerek BK. nun 47 maddesi hükmü ve 22.6.1966 günlü 7/7 sayılı Tevhidi İçtihat da göz önüne alınarak bir değerlendirme yoluna gidilmesi gerekirken yukarıdaki hususları cevaplandırmayan rapora dayanılarak manevi tazminat isteminin aynen kabulü doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine 27.4.1981 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.