 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1980/2725
K: 1983/158
T: 23.02.1983
DAVA : Taraflar arasındaki "elatmanın önlenmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (Eyüp 1. Asliye Hukuk Mahkemesi)'nce davanın reddine dair verilen 18.7.1979 gün ve 283-461 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine; Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 9.11.1979 gün ve 13100-12711 sayılı ilamıyla; (..davalılar 24 parselde kayden 1/4'der hisse malikidir. Davacının tapuya göre paydaş olmadığı bildirilmiştir.
Belediyenin 8.3.1979 günlü yazısında davacı Celal'in henüz tapusunun olmadığı ve muamelesinin derdest olduğu bildirilmişse de, davacıya tahsis yapılıp yapılmadığı ve tapu tahsis kararının kesinleşip kesinleşmediği araştırılmadan yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: Davacı vekili.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıltıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, gereği düşünüldü:
KARAR : Dava, elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
Davacı, (..İstanbul belediyesi Mesken ve Gecekondular Müdürlüğü tarafından, 1/4 payı kendisine tahsis edilmiş bulunan 24 parsel sayılı taşınmazda paydaş olan davalıların, kendi kullanma alanlarının dışına taşmak suretiyle, öteden beri umumi yol olarak kullanılan ve kendisinin de gelip geçtiği yere müdahale ettiklerini..) ileri sürerek, vaki elatmanın önlenmesine ve yolun eski hale getirilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, "paydaşların birbirlerine karşı elatmanın önlenmesi davası açamayacaklarından, söz ederek davanın reddine karar vermiş; bu karar, özel dairenin yukarıya metni aynen alınan ilamıyla bozulmuştur. Ancak, mahkeme önceki kararında direnmiştir.
İstanbul belediyesi Mesken ve Gecekondu İşleri müdürlüğü'nün dosyadaki 8.3.1979 gün ve 408 sayılı karşılık yazısından, nizalı 24 parsel sayılı taşınmazın 1/4 payının, 775 sayılı Yasanın geçici 5. maddesi hükmünce, davacıya tahsis edilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar, bu payın davacı adına tapuya tescili işleminin henüz tamamlanmadığı anılan yazıda bildirilmiş ise de, davacı, tahsisi işleminin tekemmülü ile taşınmazı temellük etmiş bulunduğundan, sicile yakıt düşürülmemiş olması davacının hakkına etkili görülmemiştir.
Bu durumda, tarafların dava konusu 24 parsel sayılı taşınmazda paydaş olduklarının kabulü gerekir.
Öte yandan, ortak mülkiyet konusu olan taşınmazın, paydaşları arasında, uzun süredir devam eden eylemli kullanma sonucu teessüs etmiş olan ve böylece zımni bir anlaşma ile kabul ve benimsenmiş bulunan kullanma biçimine uygun şekilde hareket edilmesi de zorunludur.
O halde, mahkemece, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutularak, gerekli inceleme yapılıp toplanan deliller değerlendirilmek suretiyle varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmek gerekirken, davanın reddine ilişkin önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda gösterilen sebeplerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, 23.2.1983 gününde oyçokluğu ile karar verildi.