Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1980/2434
K: 1981/151
T: 20.03.1981
DAVA : Taraflar arasındaki tapu iptali ve elatmanın önlenmesi davasından dolayı bozma üzerine direnme yoluyla (Havza Asliye Hukuk Mahkemesi)nden verilen 5.7.1977 gün ve 205-212 sayılı kararın bozulmasını kapsayan ve Yargıtay hukuk Genel Kurulu'nun 28.5.1980 gün ve 1234-2028 sayılı ilamının karar düzeltilmesi yoluyla incelenmesi davalı Ali vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, Hukuk Genel Kurulu'nca, dilekçe, düzeltilmesi istenen ilam ve dosyadaki ilgili bütün kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Davacılar, miras bırakanları Cırıkoğlu Ali Efendi adına Mayıs 1928 tarih 78 numarada tapuda kayıtlı taşınmaz mala, davalının elatmasının önlenmesi için 18.12.1973 günlü dilekçe ile dava açmışlardır. Davalı nizalı yerin tapusuz olduğu bildirilmek suretiyle davacıların miras bırakanı tarafından kendisine haricen satıldığını ve bu sureler zilyetliğine geçirdikten sonra senetsizden tapu kaydı çıkarttığını ileri sürerek, davacıların miras bırakanı adına olan tapu kaydının MK. nun 638 ve 639/2. maddeleri karşısında hukuki değerini kaybettiğini savunmuştur.
Mahkemece, yapılan tapu kaydı uygulaması sonunda her iki tarafın dayandığı tapu kyatılarını dava konusu yer aidiyetinin anlaşılması üzerine mahkemenin verdiği önel gereğince davacılar davalı tapusunun iptali için dava açmışlar ve her iki dava birleştirilmiştir.
Dava dosyasında bulunan veraset belgesine göre, davacıların miras bırakanın Cırıkoğlu Ali Efendi 14.9.194'de ölmüştür. Davalının dayandığı 3.7.1950 gün ve 5 numaralı tapu kaydı ise MK. nun 639/1. maddesine dayanılarak açılan tescil davası sonunda alınan karar gereğince oluşturulmuştur. Tescil davasında, davacılara ve miras bırakanları hasım değildir. Davacıların miras bırakanının ölüm günü ile dava tapusunu oluşturulduğu gün arasında dokuz yıllık bir zaman süreci bulunmaktadır. Tapulu bir yerin kazandırıcı zamanaşımına dayanan zilyetlikle kazanılabilmesi için MK. nun 639/2. maddesindeki koşulların gerçekleşmesi yani "tapu sicilinde maliki kim olduğu anlaşılmayan veya 20 sene evvel vefat etmiş veya gaipliğine hüküm verilmiş bir kimsenin uhdesin'de mukayyet olan bir gayri menkulün nizasız ve fasılasız 20 sene müddetle ve malik sıfatıyla yedinde bulundurulması" zorunludur. Olay da ise, davalını tescil davasını açmış olduğu günde bu koşullar gerçekleşmemiştir. O halde davacıların miras bırakanı adına geçerli bir tapu varken, davalının aynı yer için tescil kararı ile yeni bir tapu kaydı oluşturması ile ortaya çifte tapu çıkmıştır. Davalı tarafından eski kaydın iptali için bir dava da açılmadığına göre, sahih esasa dayanan önceki kayda değer verilmesi zorunludur.
SONUÇ : Düzeltilmesi istenilen Hukuk Genel Kurulu kararında açıklanan ve yukarıda gösterilen nedenlerle HUMK.nun 440. maddesinde yazılı sebeplerden hiç birisine uymayan ve yerinde görülmeyen karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Yasanın 442/3. maddesi gereğince takdiren (500) lira para cezasının düzeltme isteyenden alınmasına, 20.3.1981 gününde, oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Davacılar, 18.12.1973 günü davalı aleyhine açtıkları davada; murisleri adına tapuda kayıtlı olan çekişmeli taşınmaza, murislerinin ölüm gününden beri, davalı elattığından, elatmasının önlenmesine karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı davaya karşı cevabında; çekişmeli taşınmazı davacıların murisinden satın aldığını, üzerine ev yaptığını, sonra da tapuya tescil ettirdiğini, davacıların dayandığı tapunun MK.m. 628, 639/II'ye göre hukuki değerini yitirdiğini bildirmiştir.
Davacıların murisleri, 14.9.1941 de ölen Cırıkoğlu Ali Efendi adına olan ve intikal görmeyen Mayıs 1928 günlü kaydı ile, davalının tescil ilamı ile senetsizden aldığı 3.7.1950 günlü tapu kaydı çekişmeli yere uymuştur.
Mahkemece, tapu iptal davası açmak üzere mehil verilen davacılar, 12.11.1975 günü, davalının senetsizden aldığı tapunun iptali için dava açmışlardır. Bu dava ile, daha önce açılan elatmanın önlenmesi davaları birleştirilmiştir.
Mahkemece, davalının zilyetliğinin 1930 yılından beri devam etmesi nedeniyle davacıların dayandığı tapunun hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar 1. Hukuk Dairesi'nce (1928 tarihli kayıt sahibi 1941'de öldüğüne göre, davalının nizalı taşınmaz üzerinde senetsizden tapu aldığı 1950 yılına kadar ancak 9 yıllık geçerli zilyedliği vardır. Bu süre iktisap şartlarının doğumuna ve mukaddem tarihli tapunun hukuki değerini kaybetmesine yeterli değildir. Bu duruma göre davacı tapusuna üstünlük tanımak suretiyle davalının senetsizden aldığı tapunun iptaline ve davacılara ait kayıt muhtevasına dahil bulunan yere vaki elatmanın önlenemsine karar verilmesi gerekli iken) gerekçesiyle bozulmuştur.
Yukarıda özet olarak yapılan açıklamaya göre; davada lehine MK. m. 639/II'nin uygulanmasının mümkün olmadığı tartışma konusudur. Sorunun çözülmesi bu noktada düğümlenmektedir.
Davacıların murisi 14.9.1941 gününde öldüğünden, kazındırıcı zamanaşımı süresi bu günden başlar. 14.9.1941'den davalının senetsizden tapu aldığı 3.7.1950 gününe kadar 20 yıllık süre dolmamıştır. Yani, davalının aldığı tapu, yolsuz tescili oluşturmaktadır. Davalı, gerçek hak sahibinden iktisapta bulunmadığından, MK.m. 638'de yazılı alelade zamanaşımı süresinden yararlanamaz.
Ne var ki, davalı tapu aldıktan sonra da zilyetliğini sürdürdüğünden, lehine yapılan yolsuz tescil nedeniyle, tapu sicili gerçek hak sahibini yansıtmadığından, MK.m. 639'dan yararlanır. 14.9.1941'den, çekişmenin doğduğu, davalı aleyhine açılan elatmanın önlenmesi davasının açıldığı 18.12.1973 gününe kadar 20 yıl fazlası ile geçmiştir. Artık davacıların tapu kaydı hukuki değerini yitirmiştir. Bilimsel görüşler bu doğrultudadır (Prof.ismet Sungurbey, İsviçre-Türk Hukukuna Göre İktisabi Müruru Zaman. 1956, S.24-25; Prof.Dr. Kemal Oğuzman, Doç. Dr. Özel Seliçi, Eşya Hukuku, 1978, S. 405 ve bu eserin aynı sahife dipnot 405'inde yollama yapılan İsviçre'li Hukukçular Meir-Hayoz; Haab ve Mengiardi).
Olayda çifte tapu bulunması, özel dairenin görüşünün aksine, davalı aleyhine bir olgu oluşturmaz. Çifte tapu bulunması halinde, tapu sicili gerçek maliki yansıtmaz ve maliki kazandırıcı zamanaşımına karşı koruyacak bir etkiye sahip olmaz. (Sungurbey, age., S. 100-101; Oğuzman/Seliçi age., s.405-406; Prof. Kemal T.Gürsoy/Prof.Dr. Fikret Eren/Prof.Dr. Erol Cansel, Türk Eşya Hukuku 1975, s. 564).
Yukarıda yazılı düşüncleerle, yerel mahkemenin kararı usul ve yasaya uygundur. Bilimsel görüşler de, kararı doğrulamaktadır. Bu nedenle karar düzeltme isteminin kabulü ile, yerel mahkeme kararının onanması görüşündeyim.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini