 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1980/2238
K: 1980/2085
T: 04.03.1980
DAVA : Davacı, toplu sözleşme farkının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Gerçekten, 5.5.1975 tarihinde 1.1.1975-31.12.1976 tarihleri arası için imzalanan toplu iş sözleşmesinin "Asgari ücret" başlığını taşıyan 43/a maddesinde, işyerinde asgari tesbit komisyonunun tesbit ettiği ücretin uygulanacağı, bunun da 40 lira olduğu belirtildikten sonra, (b) fıkrasında, işyerine asgari ücretle girmiş ve sendikaya üyelik kaydını yaptırmış bulunan işçinin ücretinin, üyeliğin sendikaca işverene bildirildiği tarihten itibaren 48 liraya iblağ edileceği açıklanmıştır. Aynı sözleşmenin "ücret zammı" başlığını taşıyan 47. maddesinde ise, bu toplu iş sözleşmesinin imzası tarihinde işyerinde çalışmakta olan sendika üyesi işçilerin halen almakta oldukları günlük ücretlerine birinci yıl zammı olarak 2.1.1975 tarihinden itibaren günden sonra işe girmiş ve imza tarihinde işyerinde çalışmakta bulunan sendika üyesi işçilerin, birinci yıl ücret zammından asgari ücretleri üzerinden, imza tarihinden itibaren yararlanacakları hükme bağlanmıştır. Buna göre, toplu iş sözleşmesinin yürürlüğe girdiği tarihten sonra işyerine giren ve sendikaya üye olan işçiler ile diğer işçilerin durumları ayrık tutulmuş ve böylece sonradan işyerine asgari ücretle giren ve sendikaya üye olan işçinin asgari ücretinin 48 liraya yükseltileceği ancak bunlara 1. yıl zammından akdi asgari ücrete değil, kanuni asgari ücrete ilave edileceği kararlaştırılmıştır. Bu itibarla anılan durumda olan bir işçi, toplu iş sözleşmesinin imzası tarihine kadar 40 liraya 8 lira ilavesiyle 48 lira alacak, imza tarihinden itibaren ise sadece 40 liraya 25 lira ilavesiyle 65 lira alacak, artık buna 8 lira ilave edilemeyecektir. Toplu iş sözleşmesinin düzenleme şeklinde, tarafların gerçek amaçlarının bu yolda olduğu sonucuna varılmaktadır.
Dosyadaki bilgilerden, davacının işyerine 7.1.1975 tarihinde 40 lira asgari ücretle işe girdiği 13.1.1975 tarihinde sendikaya üye olduğu, 13.1.1975 ile imza tarihi olan 5.5.1975 tarihine kadar asgari ücret farkı olan 8 liranın uygulanmasiyle günde 48 liralık ödeme yapıldığı 5.5.1975 tarihinden itibaren de, toplu iş sözleşmesinin 47/c maddesindeki 25 liralık 1. yıl zammı 40 liraya ilave edilerek 65 lira ödendiği anlaşılmaktadır.
İşverenin bu uygulamasında toplu iş sözleşmesine aykırı düşen bir yön yoktur. Davacının bu konuda uzun süre uyuşmazlık çıkarmamış olması da uygulamanın doğruluğunu göstermektedir.
Her ne kadar 20.12.1978 tarihinde aynı sendika ile yapılan protokolde, protokolün imzası tarihinde işyerinde çalışanlara 8 lira ücret zammı ödenmesi kararlaştırılmış ise de, davacı protokolün imzası tarihinde işyerinde çalışmadığından bundan da yararlanamaz.
O halde, davanın reddi gerekirken aksine düşünce ile kabulü isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten davalı yararına BOZULMASINA, 4.3.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.