 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
5. Hukuk Dairesi
E: 1980/7906
K: 1980/8345
T: 25.12.1980
DAVA : Davalı tarafından binanın üstüne kat ekleme yapımına girişerek ortak yerlere el koyduğu bu nedenle el atmanın önlenmesine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla,
Dava Kat Mülkiyetine geçilmiş taşınmaz malda davalının binanın üstüne bir kat ekleme yapımına girişmiş olduğu ortak yerlere el koyduğu bu nedenle elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemine ilişkindir.
Davalı ise bu eski malikinden satın aldığını ve ilk malik tarafından noter senediyle kendisine dairelerin üzerine kat yapma hakkı tanındığının ve sözü geçen noter senedinde kendisine alt ve üst hakların da birlikte devredilmiş bulunduğunu savunmuştur. 634 sayılı Kat Mülkiyeti yasasının 44. maddesinde bağımsız bölüm eklenmesi konusu düzenlenmiştir. Kat yapımı veya eklenmesi için anılan maddenin (a) fıkrasına göre "Kat Malikleri kurulunun buna oybirliğiyle karar vermesi" ve maddede yazılı diğer koşulların da oluşturulması gerekir.
Davalı kendini bu madde ile bağlı tutmamakta ve taşınmazı ilk satanın noter nedeniyle kendisine üst hakkı tanıdığına ve bu hakkı kullandığını ileri sürmektedir.
Bağımsız bölümlerle arsa payı arasındaki bağlantı Kat Mülkiyeti Yasasının 5. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddenin 2. fıkrasına göre ana taşınmaz malda kat mülkiyetine bağlanmamış veya lehine kat irtifakı kurulmamış arsa payı bırakılamaz. Bu demektir ki Kat Mülkiyeti kurulurken her arsa payının karşılığında bir bağımsız bölüm bulunması veya her bağımsız bölümün karşılığı ana payının gösterilmesi zorunludur.
ilerde yapılması tasarlanan bir bağımsız bölümün karşılığı arsa payı bırakılamaz. Veya bağımsız bölüm yapılması için bir üst hakkı tanınamaz. Sözü geçen 5. maddenin 4. fıkrası "Kat İrtifakına konu olan arsa üzerinde bu hakla bağdaşması mümkün olmayan irtifaklar kurulamaz." demektir. Böylece ileride yapılacak kat veya bağımsız bölüm eklenmesi için önceden üst hakkı verilmesi 634 sayılı yasanın 5. ve 44. maddesiyle bağdaşmıyacağından geçerli sayılamaz. Özellikle noter senediyle böyle bir hak tanınması 634 sayılı yasa hükümleri karşısında tamamen geçersizdir. Ancak kişisel hak doğrudur. Ayni bir hak istemine olanak vermez.
Bu nedenlerle davalının el atmasının önlenmesine karar verilmesi doğru görülmüştür.
Davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 25.12.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.