 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1980/7095
K: 1980/9564
T: 16.09.1980
DAVA : Taraflar arasındaki trafik kazasından doğma ölüm tazminatı davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı 290.000 liranın faiziyle birlikte davalılardan (E.Y.)'dan alınarak davacıya ödenmesine ve diğer davalı hakkında karar vermeye yer olmadığına ilişkin hükmün davalı (E.Y.) avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine gereği konuşuldu:
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir yolsuzluk görülmemesine göre davalı (E.)'un aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerektir.
2 - Davalının haksız eylemi sonucu ölen (H.)'in davacıların eylem desteği olduğu sabit olduğuna göre, davacıların destekten yoksun kalma tazminatı istemeye hakları bulunduğu kuşkusuzdur. Çünkü Borçlar Yasasının 45. maddesinde sözü geçen destek kavramı hukuki bir münasebeti değil, eylemli bir durumu hedef tutar. Bu itibarladır ki akrabalık, mirascılık, kanuni veya akti bir bakma mükellefiyeti asla aranmaz. Ancak destekten yoksun kalma tazminatının kapsamı belirlenirken ölen desteğin özel durumu ve bakmakla mükellef olduğu kimsenin adedi ve her birine yapabileceği yada eylemli olarak yaptığı yardımların özellikle gözönünde bulundurulması gerekir. Davacılar ölen destek (H.)'in gayrimeşru karısı ve çocuğu olduğu ve ayrıca desteğin (A.) adlı bir kadınla resmen evli bulunduğu dosyadaki belgelerden ve tarafların iddia ve savunmalarından anlaşılmaktadır. O halde, davacıların hak ettiği tazminat hesaplanırken ölen desteğin nikahlı karısına yapmak zorunda olduğu yardımın veya nafaka mükellefiyeti kapsamının dikkat nazara alınması şarttır. Oysa incelenen bilirkişi raporunda bu yön üzerinde yani desteğin nikahlı karısına ne oranda yardım yapması gerektiği konusu üzerinde durulmamıştır. Bu durumda bilirkişi raporunun nitelikçe hükme dayanak tutulması mümkün değildir. Bilirkişi raporunda tesbit edilen destek tazminatının istekten fazla çıkması anılan durumların gözetilmesi suretiyle yeniden bir bilirkişi incelemesi yapılmasına engel değildir. O halde mahkemece yeniden bir bilirkişi incelemesi yaptırılması, yada eski bilirkişiden bir ek rapor alınması suretiyle desteğin bakmakla yükümlü olduğu kimselere yapacağı yardımların miktarı tesbit edilip sonucuna göre bir karar verilmesi için hüküm bozulmalıdır.
3 - Davalı savunmasında ölen desteğin aracına hatır için bindiğini ve bu itibarla kendisi ile destek arasında bir hatır taşımasının söz konusu olduğunu ileri sürdüğüne göre, mahkemenin bu yön üzerinde durup gerçekleşen tazminattan Borçlar Kanununun 43. maddesi hükmünce bir indirim yapılıp yapılamıyacağını tartışılmasız bırakması da yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın 2 ve 3. bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA 16.9.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.