 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1980/3761
K: 1980/7187
T: 02.06.1980
DAVA : Taraflar arasındaki vekalet ücretinden alacak davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı 126.997 lira 40 kuruşun faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine ilişkin hükmün davalı avukatı (B.U.) tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine gereği konuşuldu:
KARAR : 1 - Davacının, davalının vekili sıfatı ile Altındağ 1. Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde 1976/551 esas sayılı bir tescil davası açtığı konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık mevcut değildir. Bu davanın devamı sırasında müddeabihe itiraz edildiği ve böylece dava edilenin 53.000 liralık değerinin arttığı anlaşılmaktadır. İşte davacı artan değer üzerinden nisbi tarifeye göre avukatlık ücreti istemiş ve mahkemece de istek doğrultusunda karar verilmiştir. Oysa mahkemenin bu görüşüne katılmak mümkün değildir. Şöyle ki; bilindiği üzere, bir avukatın üzerine aldığı bir hukuki yardımı sonuçlandırdıktan ya da haksız azil nedeniyle sonuçlandırılmasında engel olunduktan sonra o avukatın müvekkilinden isteyebileceği ücret; eğer taraflar bu iş için serbest iradeleri ile ve yasada belli edilen şartlara uygun bir sözleşme yapmışlarsa o sözleşmeye göre belirlenir. Şayet sözleşme yapılmamış, ya da yapılan sözleşme geçersiz bulunmuş ise, o takdirde, tarafların ödenecek para tutarını tarifeye göre kararlaştırmış oldukları farzolunur; böylece tarife tarafların ücret konusunda birleşmiş olmayan iradeleri yerine geçer; çünkü, o iş konusunda şayet birleşmiş olsaydı taraf iradeleri ne şekilde ve hangi müddeabih üzerinden gerçekleşecek idiyse, Borçlar Yasasının 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca o şekilde belirlenmiş olduğu faraziyesine dayanmaktadır. O halde, özetlenecek olursa vekil ile müvekkil arasında avukatlık ücreti konusunda sözleşme yapılmayan durumlarda Borçlar Yasasının 2/2 fıkrası ve 1136 sayılı Avukatlık Yasasının 163/son fıkrası gereğince avukatlık ücret tarifesi hükümleri uygulanır. Ancak bu tarife uygulanırken nisbi ücrete esas olarak, dava açılırken vekili tarafından bildirilen müddeabih esas alınır. Dairemizin öteden beri uygulaması bu doğrultudadır. Bu itibarla az yukarıda esas numarası belirtilen bu tescil davası için 53.000 lira üzerinden nisbi ücret takdiri gerekirken, itiraz üzerine tesbit edilen değer üzerinden avukatlık ücretine hükmedilmiş bulunması yasaya aykırıdır.
2 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir yolsuzluk görülmemesine göre davalının birinci bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerektir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın 1. bentte gösterilen nedenle davalı yararına BOZULMASINA, 2.6.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.